ATSO MECLİS ÜYELERİ KENTİ VE EKONOMİYİ KONUŞTU

EKONOMİ 25.08.2021 - 15:51, Güncelleme: 17.02.2023 - 08:17 4311+ kez okundu.
 

ATSO MECLİS ÜYELERİ KENTİ VE EKONOMİYİ KONUŞTU

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Ağustos Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda Meclis Üyeleri kent ve sektörlerinin sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundular.
Kale Kapısı esnafı imdat çığlığı atıyor ATSO Meclis Toplantısı’nda sektör ve kent üzerine söz alan Meclis Üyeleri değerlendirmelerde bulundu. İlk olarak söz alan ATSO 26’ncı Grup Meclis Üyesi (Kuyumculuk, mücevher ve saat) ve Meclis Katip Üyesi Adnan Kaya, özellikle Kale Kapısı esnafının son dönemlerde çok büyük sorunlar yaşadığını ifade etti. Kale Kapısı esnafının en önemli sorunlarından birinin güvenlik ile ilgili olduğunu belirten Kaya, “Daha önceki dönemlerde bölgemizde sivil koruma görevi yapan güvenlik mensupları bulunuyordu. Bu güvenlik görevlileri hem bölgedeki hırsızlık olaylarına hızlı bir şekilde müdahale ediyor hem de iş yerlerimizin güvenliğini sağlıyordu. Ancak bugün bu bölgede uyuşturucu kullananlar, hayat kadınları, dilenciler, taciz edercesine satış yapmaya çalışan işportacılar, banklarda yatanlar insanlar kol geziyor. Kale Kapısı bu kentin kalbi olarak bilinmesine rağmen bugün bölge esnafı bu konudaki şikayetlerinden dolayı imdat çığlıkları atıyor. Antalya’nın en önemli noktası olan Kale Kapısı’nı bu çirkin görüntü çok kötü gösteriyor. Bu konuya bir an önce çare bulunmalı” dedi. Korkuteli ile ilgili de gürültü şikayetlerini dile getiren Adnan Kaya, “Korkuteli nüfusu 50 bin olan bir ilçe. Ancak ilçenin nüfusu yaz aylarında 300 bine kadar çıkıyor. Buraya yazın yayla olarak gelen ve tatillerini geçirmek isteyen vatandaşların en büyük problemi gürültü sorunu. Son ses müzikler, motosikletlerden yükselen egzoz sesleri gibi pek çok gürültü büyük rahatsızlık veriyor. Bu konu hakkında gerekli şikayetlerimizi emniyet görevlilerine de ilettik. Konunun bir an önce çözülmesini istiyoruz. Bu konuda sizlerin de desteğini bekliyoruz” ifade etti. Antalya’da insanlar salgın yokmuş gibi davranıyor 49’uncu Grup (Sağlık Hizmetleri) Meslek Komitesi Gülsün Gülay Yılmaz, Covid 19 salgının ciddiyetini dile getirdi. Son 7 günde Türkiye’de 137 binden fazla insanımızın Covid 19’a yakalandığını ve bin 300’den fazla vatandaşımızın hayatını kaybettiğini söyleyen Yılmaz, “Antalya’da çevremde gördüğüm manzara insanlar artık salgın yokmuş gibi davranıyor. Maalesef ülkemizde de dünyada da salgın tüm hızıyla devam ediyor. Covid 19 halen sık görülüyor. Canlar almayı sürdürüyor. Bugüne kadar 4 buçuk milyonun üzerinde insan bu hastalıktan dolayı hayatını kaybetti. Sadece son 7 günde dünyada 67 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Bu hastalığın ne kadar ciddi olduğunu artık anlamamız gerekiyor. Özellikle bu mücadele sırasında sağlık çalışanları olarak çok ama çok yorulduk. Ben aşı konusunda da kurallara uyulması konusunda da insanlardan daha hassas olmalarını istiyorum. Önümüzde kış ayları var. Eylül, Ekim aylarında salgının seyri daha da yukarı gidebilir. Ben herkesten aşı ve tedbirler konusunda son derece hassas olmalarını istiyorum” dedi. Manavgat’a olan ilgi devam etsin 16.Grup (Kozmetik ve kişisel bakım) Meslek Komite Üyesi ve Meclis Başkan Yardımcısı Hatice Öz, bir Manavgatlı olarak Manavgat yangınının kendisini çok etkilediğini ifade etti. Manavgat konusunda Başkan Davut Çetin’e özellikle teşekkür eden Öz, “Manavgat için gösterilen bu dayanışma ruhundan dolayı herkese, hepinize teşekkür ediyorum. Benim sizlerden ricam ilgimiz sadece bu dönemde kalmasın. Bundan sonraki dönemde de Manavgat’ın yaralarını sarmaya ve ilgimizi orada tutmaya devam edelim. Yangın bölgesindeki insanlar maddi ve manevi desteklerle şu anda ayaktalar ancak bunun psikolojik tarafında da büyük bir desteğe ihtiyaçları olacak. Bundan sonra onların yanında olarak bu konuda da destek olmalıyız” ifadelerini kullandı. Antalya’da ekonomik afet devam ediyor 2’nci Grup (Hayvancılık ve hayvansal ürünler) Meslek Komite Üyesi Ali Bahar, “İlk Manavgat yangını boyunca başkanımızın yaptığı çalışmalar için teşekkür etmek istiyorum. Manavgat konusunda bizler de Antalya OSB, OSİAD, Genç OSİAD ve sanayicilerimiz olarak ilk günden itibaren her türlü desteği vermek üzere oradaydık. Bunun yanında Sanayi Bakanlığımızın önderliğinde 30 büyük OSB olarak 5 milyon lira gibi bir parayı AFAD üzerinden buradaki yaralarımızın sarılması için gönderdik. Bunun dışında da hem şehrimizden hem de ülkemizin her yerindeki sanayicilerimiz yardımlarını sürdürüyor. Bundan sonra da her türlü yardım için üzerimize düşeni yapmaya hazırız” şeklinde konuştu. Aşı konusunda da Antalya olarak bir farkındalık olması gerektiğini ifade eden Bahar, “Aşı konusunda bir manifestomuz ve bir fikrimiz olmalı. Bu konuda turizm bölgesi olarak bir fikrimiz olmalı. Türkiye’nin ve dünyanın bir fikri var ancak Antalya farklı sektörlerde uzmanlaşmış bir kent. Tarım konusunda uzmanlaşmış, turizm konusunda dünyanın önde gelen bir şehri olarak aşı konusunda da bir beyanımız olmalı” dedi. Antalya turizmde Covid 19 nedeniyle yaşadığı büyük sorundan dolayı ekonomik olarak afet yaşadığını söyleyen Bahar, “Yaşanan felaketler nedeniyle Karadeniz ve yangın bölgelerimiz afet bölgesi ilan edildi. Ancak Antalya Covid 19’dan dolayı ekonomik olarak bir afet bölgesi konumundadır. Şu anda ekonomik olarak Antalya’nın bu kışı gelecek sezona taşıyacak kadar güçlü değildir. Bu konuda da bir çalışma yapılmalıdır. Antalya henüz hiçbir şey atlatmış değildir. Aksine felaketin tam ortasındayız. Dayanışma göstereceğiz” ifadelerini kullandı. Cenan Demir: Yangın söndürülmez durdurulur 21’inci Grup (Metal, makine ve teknik imalatı) Meslek Komite Üyesi Cenan Demir, yaşanan orman yangınlarıyla ilgili olarak meclis üyelerine bilgiler verdi. Kendisinin de bir Orman Mühendisi olduğunu belirten Demir, başlamış bir orman yangınının söndürülemeyeceğini ancak durdurulabileceğini söyledi. Ormanların yanacağını ancak bunun 50 bin 100 bin hektar olmayacağını ifade eden Demir, “Bildiğim kadarıyla bu yangın Cumhuriyet tarihimizin en büyük yangını. Tekrar bunları yaşamamak için artık ormancılık politikalarının ciddi olarak gözden geçirilmesi gerekiyor. Geçmiş dönemde yangın başlama riski olan dönemlerden önce önlemler alınırdı. Temizlikler ve hazırlıklar yapılırdı. Müdahale ekipleri kurulurdu. Yangın riskinden dolayı mevsimlik işçiler alınırdı. Bu hazırlıkları eğer yaparsanız yangını çok kolay durdurabilirsiniz. Bu yaşadığımız yangının durdurulamamasının sebepleri de işte bu tip hazırlıkların olmaması” ifade etti. Tekrar böyle bir felaketin yaşanmamasını da temenni eden Demir, “Orman bir ekosistem. Göreceksiniz bu bölgede yani Manavgat’ta bu sene mikro iklim çok değişecek. Yüzey erozyonları ve su basma riskleri yaşanabilir. unları yaşamamak için gerekli tedbirlerin hızlı bir şekilde alınması gerekiyor” dedi. Aşı sertifikası vurgusu 36.Grup (Oteller ve benzer konaklama yerleri) Meslek Komite Üyesi Alp Özel, turizmde ‘Güvenli Turizm Sertifikası’ yerine aşı sertifikası üzerine bir çalışma yapılması gerektiğini ifade etti. Avrupa Birliği vatandaşlarının Aşı Sertifikası ile özgürce gezdiklerini ifade eden Özel, “Güvenli Turizm Sertifikası olması bir şeyi engellemiyor. Salgın bu şekilde devam ederken bizlerin de artık aşı sertifikası uygulamasına geçmemiz gerekiyor” dedi.  
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Ağustos Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda Meclis Üyeleri kent ve sektörlerinin sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundular.

Kale Kapısı esnafı imdat çığlığı atıyor

ATSO Meclis Toplantısı’nda sektör ve kent üzerine söz alan Meclis Üyeleri değerlendirmelerde bulundu. İlk olarak söz alan ATSO 26’ncı Grup Meclis Üyesi (Kuyumculuk, mücevher ve saat) ve Meclis Katip Üyesi Adnan Kaya, özellikle Kale Kapısı esnafının son dönemlerde çok büyük sorunlar yaşadığını ifade etti. Kale Kapısı esnafının en önemli sorunlarından birinin güvenlik ile ilgili olduğunu belirten Kaya, “Daha önceki dönemlerde bölgemizde sivil koruma görevi yapan güvenlik mensupları bulunuyordu. Bu güvenlik görevlileri hem bölgedeki hırsızlık olaylarına hızlı bir şekilde müdahale ediyor hem de iş yerlerimizin güvenliğini sağlıyordu. Ancak bugün bu bölgede uyuşturucu kullananlar, hayat kadınları, dilenciler, taciz edercesine satış yapmaya çalışan işportacılar, banklarda yatanlar insanlar kol geziyor. Kale Kapısı bu kentin kalbi olarak bilinmesine rağmen bugün bölge esnafı bu konudaki şikayetlerinden dolayı imdat çığlıkları atıyor. Antalya’nın en önemli noktası olan Kale Kapısı’nı bu çirkin görüntü çok kötü gösteriyor. Bu konuya bir an önce çare bulunmalı” dedi.

Korkuteli ile ilgili de gürültü şikayetlerini dile getiren Adnan Kaya, “Korkuteli nüfusu 50 bin olan bir ilçe. Ancak ilçenin nüfusu yaz aylarında 300 bine kadar çıkıyor. Buraya yazın yayla olarak gelen ve tatillerini geçirmek isteyen vatandaşların en büyük problemi gürültü sorunu. Son ses müzikler, motosikletlerden yükselen egzoz sesleri gibi pek çok gürültü büyük rahatsızlık veriyor. Bu konu hakkında gerekli şikayetlerimizi emniyet görevlilerine de ilettik. Konunun bir an önce çözülmesini istiyoruz. Bu konuda sizlerin de desteğini bekliyoruz” ifade etti.

Antalya’da insanlar salgın yokmuş gibi davranıyor

49’uncu Grup (Sağlık Hizmetleri) Meslek Komitesi Gülsün Gülay Yılmaz, Covid 19 salgının ciddiyetini dile getirdi. Son 7 günde Türkiye’de 137 binden fazla insanımızın Covid 19’a yakalandığını ve bin 300’den fazla vatandaşımızın hayatını kaybettiğini söyleyen Yılmaz, “Antalya’da çevremde gördüğüm manzara insanlar artık salgın yokmuş gibi davranıyor. Maalesef ülkemizde de dünyada da salgın tüm hızıyla devam ediyor. Covid 19 halen sık görülüyor. Canlar almayı sürdürüyor. Bugüne kadar 4 buçuk milyonun üzerinde insan bu hastalıktan dolayı hayatını kaybetti. Sadece son 7 günde dünyada 67 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Bu hastalığın ne kadar ciddi olduğunu artık anlamamız gerekiyor. Özellikle bu mücadele sırasında sağlık çalışanları olarak çok ama çok yorulduk. Ben aşı konusunda da kurallara uyulması konusunda da insanlardan daha hassas olmalarını istiyorum. Önümüzde kış ayları var. Eylül, Ekim aylarında salgının seyri daha da yukarı gidebilir. Ben herkesten aşı ve tedbirler konusunda son derece hassas olmalarını istiyorum” dedi.

Manavgat’a olan ilgi devam etsin

16.Grup (Kozmetik ve kişisel bakım) Meslek Komite Üyesi ve Meclis Başkan Yardımcısı Hatice Öz, bir Manavgatlı olarak Manavgat yangınının kendisini çok etkilediğini ifade etti. Manavgat konusunda Başkan Davut Çetin’e özellikle teşekkür eden Öz, “Manavgat için

gösterilen bu dayanışma ruhundan dolayı herkese, hepinize teşekkür ediyorum. Benim sizlerden ricam ilgimiz sadece bu dönemde kalmasın. Bundan sonraki dönemde de Manavgat’ın yaralarını sarmaya ve ilgimizi orada tutmaya devam edelim. Yangın bölgesindeki insanlar maddi ve manevi desteklerle şu anda ayaktalar ancak bunun psikolojik tarafında da büyük bir desteğe ihtiyaçları olacak. Bundan sonra onların yanında olarak bu konuda da destek olmalıyız” ifadelerini kullandı.

Antalya’da ekonomik afet devam ediyor

2’nci Grup (Hayvancılık ve hayvansal ürünler) Meslek Komite Üyesi Ali Bahar, “İlk Manavgat yangını boyunca başkanımızın yaptığı çalışmalar için teşekkür etmek istiyorum. Manavgat konusunda bizler de Antalya OSB, OSİAD, Genç OSİAD ve sanayicilerimiz olarak ilk günden itibaren her türlü desteği vermek üzere oradaydık. Bunun yanında Sanayi Bakanlığımızın önderliğinde 30 büyük OSB olarak 5 milyon lira gibi bir parayı AFAD üzerinden buradaki yaralarımızın sarılması için gönderdik. Bunun dışında da hem şehrimizden hem de ülkemizin her yerindeki sanayicilerimiz yardımlarını sürdürüyor. Bundan sonra da her türlü yardım için üzerimize düşeni yapmaya hazırız” şeklinde konuştu.

Aşı konusunda da Antalya olarak bir farkındalık olması gerektiğini ifade eden Bahar, “Aşı konusunda bir manifestomuz ve bir fikrimiz olmalı. Bu konuda turizm bölgesi olarak bir fikrimiz olmalı. Türkiye’nin ve dünyanın bir fikri var ancak Antalya farklı sektörlerde uzmanlaşmış bir kent. Tarım konusunda uzmanlaşmış, turizm konusunda dünyanın önde gelen bir şehri olarak aşı konusunda da bir beyanımız olmalı” dedi.

Antalya turizmde Covid 19 nedeniyle yaşadığı büyük sorundan dolayı ekonomik olarak afet yaşadığını söyleyen Bahar, “Yaşanan felaketler nedeniyle Karadeniz ve yangın bölgelerimiz afet bölgesi ilan edildi. Ancak Antalya Covid 19’dan dolayı ekonomik olarak bir afet bölgesi konumundadır. Şu anda ekonomik olarak Antalya’nın bu kışı gelecek sezona taşıyacak kadar güçlü değildir. Bu konuda da bir çalışma yapılmalıdır. Antalya henüz hiçbir şey atlatmış değildir. Aksine felaketin tam ortasındayız. Dayanışma göstereceğiz” ifadelerini kullandı.

Cenan Demir: Yangın söndürülmez durdurulur

21’inci Grup (Metal, makine ve teknik imalatı) Meslek Komite Üyesi Cenan Demir, yaşanan orman yangınlarıyla ilgili olarak meclis üyelerine bilgiler verdi. Kendisinin de bir Orman Mühendisi olduğunu belirten Demir, başlamış bir orman yangınının söndürülemeyeceğini ancak durdurulabileceğini söyledi. Ormanların yanacağını ancak bunun 50 bin 100 bin hektar olmayacağını ifade eden Demir, “Bildiğim kadarıyla bu yangın Cumhuriyet tarihimizin en büyük yangını. Tekrar bunları yaşamamak için artık ormancılık politikalarının ciddi olarak gözden geçirilmesi gerekiyor. Geçmiş dönemde yangın başlama riski olan dönemlerden önce önlemler alınırdı. Temizlikler ve hazırlıklar yapılırdı. Müdahale ekipleri kurulurdu. Yangın riskinden dolayı mevsimlik işçiler alınırdı. Bu hazırlıkları eğer yaparsanız yangını çok kolay durdurabilirsiniz. Bu yaşadığımız yangının durdurulamamasının sebepleri de işte bu tip hazırlıkların olmaması” ifade etti. Tekrar böyle bir felaketin yaşanmamasını da temenni eden Demir, “Orman bir ekosistem. Göreceksiniz bu bölgede yani Manavgat’ta bu sene mikro iklim çok değişecek. Yüzey erozyonları ve su basma riskleri yaşanabilir. unları yaşamamak için gerekli tedbirlerin hızlı bir şekilde alınması gerekiyor” dedi.

Aşı sertifikası vurgusu

36.Grup (Oteller ve benzer konaklama yerleri) Meslek Komite Üyesi Alp Özel, turizmde ‘Güvenli Turizm Sertifikası’ yerine aşı sertifikası üzerine bir çalışma yapılması gerektiğini ifade etti. Avrupa Birliği vatandaşlarının Aşı Sertifikası ile özgürce gezdiklerini ifade eden Özel, “Güvenli Turizm Sertifikası olması bir şeyi engellemiyor. Salgın bu şekilde devam ederken bizlerin de artık aşı sertifikası uygulamasına geçmemiz gerekiyor” dedi.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.