MAKÜ’DE SÜRDÜRÜLEBİLİR GASTRONOMİ PANELİ DÜZENLENDİ

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Workshop ve panel etkinliği düzenlendi.

11-12 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilen etkinliklere Gastronomi ve Mutfak Sanatları öğrencileri yoğun ilgi gösterdi. Etkinliğin ilk gününde günü Gastronomi ve Mutfak Sanatları uygulama mutfağında Murat İlke Özipek direktörlüğünde Workshop etkinliğinde öğrencilere yeni bilgiler ve teknikler aktardı. 12 Nisan Salı günü Doç. Dr. Olcay Kilinç moderatörlüğünde MAKÜ Avşar Han sinema salonunda gerçekleştirilen panele konuşmacı olarak Mersin Üniversitesi’nden Doç. Dr. Gürkan Akdağ, Necmettin Erbakan Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ümit Sormaz ve Gastronometro Yönetici Eğitmen Şef Murat İlke Özipek katıldı. Oturumda sürdürülebilir gastronomi ve eğitim, gıda israfı konuları ele alındı. Panelde “sürdürülebilir gastronomi” hakkında konuşan Özipek, “Bugün panelimizin ana konusu olan ‘Dünyanı Yemek’ ve gerçekten de dünyayı yiyoruz. Bugün 100 gıdanın 50 tanesi çöpe atılıyor. Bu sadece mutfakta olan bir şey değil tarladan başlayıp tabakla devam eden bir serüvenin parçası. Yemek yerken ayarladığımız porsiyonlarımızdan, işlediğimiz tarlaya kadar değer vermemiz gerekiyor. Tarladan çıkan 3 domatesten 1 tanesi tabağa gelene kadar çöp oluyor. Bu tür israfların olmaması ve sürdürülebilirliği artırmak için toplama şartları, depolama şartları, taşıma standartları gibi konuların öncelikle tabağa gelmeden önce kontrol edilmesi için bir mekanizma, bir sistem kurulması gerekiyor ve her şeyden önce fazla üretmek değil, ihtiyaca göre üretmek bu işin ilk adımlarından bir tanesi olmalıdır” dedi. Akdağ ise “sürdürülebilir gastronomi eğitimi”nin ne kadar önemli olduğunu vurguladı. Buna ek olarak geçmişten günümüze aşçılık mesleğine olan bakış açısının değişimini şu ifadelerle anlattı: “Eskiden bizim mesleğimize değer verilmezdi, aşçılık mesleğini icra etmek istediğimiz zaman çevremizdeki insanlar bizleri desteklemez, doğru düzgün bir hayatımızın olmayacağı düşünülürdü ama şimdi öyle değil. 4 yıllık gastronomi ve mutfak sanatları bölümlerinin açılmasıyla birlikte artık bu meslek kabul görülmeye başladı. Hatta şu an en büyük problemimiz gastronomiye olan yoğun talep. Bunun temelinde ise sosyal medya ve yemek programları var. Geçen yıl Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümü 6 bin 500 yeni mezun verdi. Bu çok korkunç bir rakam yani mesleğin sürdürülebilirliğini öldürüyoruz.” diyen Akdağ, konuşmasına şöyle devam etti: “Bölümü seçen öğrenciler ne olduğunu bilmeden geliyorlar. Sosyal medya ve tv programlarının etkisiyle geldikleri için de devam edemiyorlar. Bu meslek orada görüldüğü gibi değil. Temelinde bulaşıkçılık var ve biz de bunu yaptık” diyerek geçmiş deneyimlerini ve kazandığı tecrübeleri anlattı. Öğrencilere sürdürülebilirliğin kendilerinden başladığını belirten Doç. Dr. Ümit Sormaz yıllık 6 bin 500 mezun veren Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümünde öğrencilerin rakiplerini düşünmesini istedi. Aldıkları eğitimde sektöre çok iyi hazırlanmaları gerektiğini belirten Sormaz konuşmasında şunları belirtti: “Gastronomi mezunu olunca tek işiniz yemek yapmak olmayacak, tabak olmayacak. Aşçılık bölümü gibi güçlü bir rakibiniz var deneyim olarak aldıkları stajlarla uygulamaları eğitimlerle sizlerden mutfakta belki iyi olabilirler ama gastronomi mezunu iseniz sizler o tabağı pazarlayacaksınız işiniz sadece mutfakta kalmayacak müşteriyle olan iletişiminiz, servisiniz, maliyet hesaplamanız, sizler bunları bileceksiniz hem mutfakta bilgili olup hem de bu alanlarda ilerleyeceksiniz ve sizleri bu sektörde öne atacak şeyler bunlardır. Gastronomi çok geniş bir kavram ve bu yüzden çok derin düşünmek zorundayız.” Konuşmaların ardından Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Murat Yeşiltaş’ın da katılımıyla konuşmacılara sertifika ve plaket taktim edildi.