MİLLET OLARAK İNTİHARI CAZİH HALE GETİRİYORUZ

SAĞLIK 14.01.2022 - 10:11, Güncelleme: 17.02.2023 - 08:17 4334+ kez okundu.
 

MİLLET OLARAK İNTİHARI CAZİH HALE GETİRİYORUZ

İntihar üzerine popüler konuşmalar, intihar videoları ve haberlerinin büyük puntoları bizzat intihara teşvik edici sebepler arasındadır.
İntihara sürüklenen patolojide "sesim duyulsun, fark edileyim, değer göreyim" kuvvetli bir motivasyon olabilir. Geride bıraktığı mesajın intihar ettiğinde insanlar tarafından kayda değer sayılacağı, sesinin duyulacağı düşüncesi intihar motivasyonları arasında yer alır. Örneğin, Boğaz Köprüsü intiharlarının gazete yöneticilerinin ortak kararı ile eskisi gibi haberleştirilmemesini müteakiben köprüde intihar vakaları azalmıştır. Fakat bugünlerde kamuoyunun, intihar vakalarının ve mesajlarının bu kadar popülerleştirilerek yayılmasının potansiyel taşıyan gençlere "bir video çek intihar et ve herkes seni duysun, videoda anlattıklarına hak versin, suçladıklarını linç etsin" mesajı taşıdığının ve bunun intihara cezbettiğinin yeterince farkında olmaması ciddi bir tehlikeye kapı açmaktadır. Gündemdeki vaka ve genel hatlarıyla intihar vakaları ile ilgili temelde dört sorun oldukça önem arz etmekte; 1. Gençlerin psikopatolojik takibinde yetersizlik. 2. Ailelerin çocuklarına ve gençlere nasıl davranacağı ve onlarla iletişim kurma becerileri konusundaki eğitimsizliği ya da duyarsızlığı. 3. Gençlerin ülkenin genel atmosferinin de katkısı ile duydukları yoğun gelecek kaygısı ve psikolojik çöküntü. Gündemdeki vaka ile ilgili olarak ise; 4. Üniversiteli gençlerin barınma sorunu, yurt yetersizliği ve özel yurtların denetimsizliği. Çözüm Önerilerimiz “Psikolojik boyutu” ile ilgili Ruh Sağlığı Yasası düzenlemeleri kapsamlı bir biçimde yapılmalı ve; 1. Her vatandaşın tıpkı aile hekimleri gibi tanımlı bir psikoloğu olmalı. Belli periyotlarda kontrolleri birtakım zorunlu testler ve zorunlu eğitimler düzenlenmeli. 2. Evlilik sürecinde uzman tarafından çiftlere belli eğitimler uygulanarak aile kurumunun sağlıklı kurulması ve yürütülmesine destek sağlanmalı. 3. Gebelik itibariyle ebeveyne doğum öncesi doğum ve doğum sonrası başta olmak üzere bebek bakımı ve bebeğin psikolojik gelişimi ile ilgili gerekli bilgilendirme yapılmalı. 4. Bebeklik döneminden itibaren belli dönüm yaşları baz alınarak bu dönemler öncesinde söz konusu yaş aralığında çocuklarına nasıl yaklaşımları gerektiği hususunda ailelere uzman tarafından bilgilendirme yapılmalı. 5. Aynı süreçte çocuğa da tanımlanacak uzman, çocuğun psikososyal gelişimini takip etmeli. 6. Hem ebeveyne hem çocuğa bilgi ve destek verilmesi ile çocukluk döneminin hasarsız atlatılmasının sağlanması yetişkinlikteki olası birçok psikopatolojik bozukluğun önüne geçebilir. 7. Ergenlik ve ilk gençlik dönemlerinde de hem aile hem ergen aynı denetim ve desteğe tabi tutulmalı, bu kritik evre de uzman yardımı ile aşılmalıdır. 8. Böylece ergenin yahut gencin ağır bir depresyon, kaygı vb. yaşaması durumunda, intihar riski doğuracak bir patoloji seyretmesi halinde uzman yardımı ile aileleri bilgilendirilebilir ve gerekli tedbirler alınabilir. 9. Evlilik çağına gelen gençlerin de belli testlere tabi tutulması ve gerekli durumlarda evleneceği kişinin durumdan haberdar edilmesi sağlanmalı, aile kurumu ve ilişkiler ile ilgili çiftlere eğitim verilmeli. 10. Böylece aile-bebek-genç-aile döngüsündeki psikolojik sağlık ve takip sistemi kurularak uzun vadede toplumun psikolojik sağlığı güçlendirilmeli. “Yurt ve barınma” boyutu ile ilgili acilen adım atılmalı ve; 1. Üniversitelerin sayıları yerine nitelikleri artırılmalı ve üniversite mezunlarının sayısının artması değil mezunların istihdam oranının artması odak alınmalı. 2. İhtiyacı karşılamaktan çok uzak olan devlet yurtlarının sayısı ve kalitesi artırılmalı. Hiçbir aile çocuğunu imkânsızlık dolayısı ile bir yurda yerleştirmek ya da hiçbir genç istemediği bir yurtta kalmak zorunda olmamalı. Devlet yurdunda kalmak isteyen her öğrenci bu imkândan faydalanabilmeli. Öğrencilerin barınma sorunu ortadan kaldırılmalı. 3. Özel Yurtlar nitelikli şekilde denetlenmeli, kapsamlı ve sürekli denetimler sürecinde objektif ve hukuki kriterler açısından uygun görülmeyen yurtların faaliyetlerine son verilmeli. 4. Öğrenci yurtlarında ruh sağlığı uzmanı (PDR-Psikolog) bulunmalı ve her öğrenci ile ilgili takip sorumluluğu bulunmalı. (Her vatandaşa bir uzman uygulaması hayata geçtiği taktirde gerek kalmayabilir.) 5. Öğrenci yurtlarındaki belletmen vb. görevliler için birtakım kriterler belirlenmeli ve alacakları eğitim sonucunda uygunluk tespit edilmeli.  
İntihar üzerine popüler konuşmalar, intihar videoları ve haberlerinin büyük puntoları bizzat intihara teşvik edici sebepler arasındadır.

İntihara sürüklenen patolojide "sesim duyulsun, fark edileyim, değer göreyim" kuvvetli bir motivasyon olabilir. Geride bıraktığı mesajın intihar ettiğinde insanlar tarafından kayda değer sayılacağı, sesinin duyulacağı düşüncesi intihar motivasyonları arasında yer alır.

Örneğin, Boğaz Köprüsü intiharlarının gazete yöneticilerinin ortak kararı ile eskisi gibi haberleştirilmemesini müteakiben köprüde intihar vakaları azalmıştır.

Fakat bugünlerde kamuoyunun, intihar vakalarının ve mesajlarının bu kadar popülerleştirilerek yayılmasının potansiyel taşıyan gençlere "bir video çek intihar et ve herkes seni duysun, videoda anlattıklarına hak versin, suçladıklarını linç etsin" mesajı taşıdığının ve bunun intihara cezbettiğinin yeterince farkında olmaması ciddi bir tehlikeye kapı açmaktadır.

Gündemdeki vaka ve genel hatlarıyla intihar vakaları ile ilgili temelde dört sorun oldukça önem arz etmekte;

1. Gençlerin psikopatolojik takibinde yetersizlik.

2. Ailelerin çocuklarına ve gençlere nasıl davranacağı ve onlarla iletişim kurma becerileri konusundaki eğitimsizliği ya da duyarsızlığı.

3. Gençlerin ülkenin genel atmosferinin de katkısı ile duydukları yoğun gelecek kaygısı ve psikolojik çöküntü.

Gündemdeki vaka ile ilgili olarak ise;

4. Üniversiteli gençlerin barınma sorunu, yurt yetersizliği ve özel yurtların denetimsizliği.

Çözüm Önerilerimiz

“Psikolojik boyutu” ile ilgili Ruh Sağlığı Yasası düzenlemeleri kapsamlı bir biçimde yapılmalı ve;

1. Her vatandaşın tıpkı aile hekimleri gibi tanımlı bir psikoloğu olmalı. Belli periyotlarda kontrolleri birtakım zorunlu testler ve zorunlu eğitimler düzenlenmeli.

2. Evlilik sürecinde uzman tarafından çiftlere belli eğitimler uygulanarak aile kurumunun sağlıklı kurulması ve yürütülmesine destek sağlanmalı.

3. Gebelik itibariyle ebeveyne doğum öncesi doğum ve doğum sonrası başta olmak üzere bebek bakımı ve bebeğin psikolojik gelişimi ile ilgili gerekli bilgilendirme yapılmalı.

4. Bebeklik döneminden itibaren belli dönüm yaşları baz alınarak bu dönemler öncesinde söz konusu yaş aralığında çocuklarına nasıl yaklaşımları gerektiği hususunda ailelere uzman tarafından bilgilendirme yapılmalı.

5. Aynı süreçte çocuğa da tanımlanacak uzman, çocuğun psikososyal gelişimini takip etmeli.

6. Hem ebeveyne hem çocuğa bilgi ve destek verilmesi ile çocukluk döneminin hasarsız atlatılmasının sağlanması yetişkinlikteki olası birçok psikopatolojik bozukluğun önüne geçebilir.

7. Ergenlik ve ilk gençlik dönemlerinde de hem aile hem ergen aynı denetim ve desteğe tabi tutulmalı, bu kritik evre de uzman yardımı ile aşılmalıdır.

8. Böylece ergenin yahut gencin ağır bir depresyon, kaygı vb. yaşaması durumunda, intihar riski doğuracak bir patoloji seyretmesi halinde uzman yardımı ile aileleri bilgilendirilebilir ve gerekli tedbirler alınabilir.

9. Evlilik çağına gelen gençlerin de belli testlere tabi tutulması ve gerekli durumlarda evleneceği kişinin durumdan haberdar edilmesi sağlanmalı, aile kurumu ve ilişkiler ile ilgili çiftlere eğitim verilmeli.

10. Böylece aile-bebek-genç-aile döngüsündeki psikolojik sağlık ve takip sistemi kurularak uzun vadede toplumun psikolojik sağlığı güçlendirilmeli.

“Yurt ve barınma” boyutu ile ilgili acilen adım atılmalı ve;

1. Üniversitelerin sayıları yerine nitelikleri artırılmalı ve üniversite mezunlarının sayısının artması değil mezunların istihdam oranının artması odak alınmalı.

2. İhtiyacı karşılamaktan çok uzak olan devlet yurtlarının sayısı ve kalitesi artırılmalı. Hiçbir aile çocuğunu imkânsızlık dolayısı ile bir yurda yerleştirmek ya da hiçbir genç istemediği bir yurtta kalmak zorunda olmamalı. Devlet yurdunda kalmak isteyen her öğrenci bu imkândan faydalanabilmeli. Öğrencilerin barınma sorunu ortadan kaldırılmalı.

3. Özel Yurtlar nitelikli şekilde denetlenmeli, kapsamlı ve sürekli denetimler sürecinde objektif ve hukuki kriterler açısından uygun görülmeyen yurtların faaliyetlerine son verilmeli.

4. Öğrenci yurtlarında ruh sağlığı uzmanı (PDR-Psikolog) bulunmalı ve her öğrenci ile ilgili takip sorumluluğu bulunmalı. (Her vatandaşa bir uzman uygulaması hayata geçtiği taktirde gerek kalmayabilir.)

5. Öğrenci yurtlarındaki belletmen vb. görevliler için birtakım kriterler belirlenmeli ve alacakları eğitim sonucunda uygunluk tespit edilmeli.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.