BURDUR BİR BÜYÜK USTAYI DAHA EBEDİYETE YOLCU ETTİ ...

Burdur’un önemli Saz ve Söz ustalarından Salih Urhan’ın ardından yöre kültürünün önemli bir değerini daha ebediyete yolcu etti. İzmir radyosuna ve Akademi dünyasına yaptığı katkı ile birçok sanatçının yetişmesi ve bu alandaki araştırmalar ile önemli eserler bıraktı. Hamit Çine’nin Burdur da ebediyete intikal eden cenazesine Burdur Valisi Şerif Yılmaz, Burdur’un Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ve çok sayıda arkadaşı, akrabaları ile siyasi partilerin il ve ilçe yönetimleri katıldı. Hamit Çine Burdur’daki Baba ocağında ulu cami de kılınan cenaze namazının ardından Burdur Asri mezarlıktaki aile kabristanına defnedildi.

Sanatçı araştırmacı Hamit Çine’nin çocukluğunda O zamanlar Çine Köyü'nde babası iyi bağlama çalardı. Annesi de babasına zaman zaman ud ile eşlik ederdi. Diğer kardeşleri de müziğe karşı ilgili olup hepsi bağlama çalardı. İlk bağlama deneyimine tarlalarda yetişen süpürgelik bitkisinin elyafını kaldırıp, arasına çöp koyarak, ondan melodiler çıkararak başladı. İlkokulda armonika, ortaokulda ise bağlama çalmaya başladı.

        1954'te askerliği bitince Burdur'a döndü, toprak işleriyle uğraşmaya başladı. Bir gün Muzaffer Sarısözen Burdur'a gelip O'nu aradı. Beraberce Burdur oyunlarını oynayacak bir ekip aradılar. Ancak o sırada herkes işte güçte olduğundan ekibi kuramadılar. Sarısözen Ankara'ya döndükten sonra Çine'ye tekrar yazdı ve "Bu ekibi mutlaka istiyorum" dedi. Hamit Çine de kardeşi Behiç ile birlikte iki kişilik küçük bir ekip oluşturarak Açık Hava Tiyatrosu'nda step tarzında topuk vurarak teke oyunu oynadılar. Bu, izleyenlerin ve Sarısözen'in büyük beğenisini kazandı."Amerikan stebinin çıkış yeri burası olsa gerek" şeklinde sözler söylendi.

Yarım kalan yüksek tahsilini tamamlamak için İzmir'e gitti. Burada Muzaffer Sarısözen'in de ısrarlarıyla ve Mustafa Hoşsu'nun çabalarıyla İzmir Radyosu'na kazandırıldı. O yıllarda özellikle Burdur Yöresi ile ilgili halk bilimi çalışmaları yaptı. İzmir Radyosu'nda koro şefliği yaptı. 1982'de radyodan emekli oldu. 1985-86 yıllarında Ege Üniversitesi Devlet Türk Müziği Konservatuvarı'nda öğretim görevliliğine çağrıldı. Burada beş yıl hizmet verdi. Üç telli üzerine araştırmalar yaptı. Fethiye'li Mustafa Coşkun ve Ramazan Güngör'ün üç telli ile, Burdur'lu Faik İnce'nin cura ile icralarını inceledi.