ELMALI’LI MUHAMMET HAMDİ YAZIR BABA OCAĞINDA ANILDI

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Baba Ocağı Çavdır İlçesi Yazır Köyü muhtarlığı tarafından düzenlenen anma etkinlikleri çerçevesinde 3. Kez anıldı

Çavdır İlçesi Yazır Köyü Muhtarlığı tarafından düzenlenen anma programına Vali Şerif Yılmaz ve Devlet Protokolü ile çevre yerleşim yerlerinin idarecileri ile bu yıl İlahiyatçı Ömer Döngeloğlu konuşmacı olarak katıldı.  Düzenlenen anma programı Yazır Muhtarı Ahmet Yavuz ve Vali Şerif Yılmaz'ın konuşmasıyla başladı. Kur'an-ı Kerim Tilavetinin ardından İlahiyatçı Ömer Döngeloğlu konferans verdi. Program muhtarlık tarafından verilen ikramla son buldu.   Vali Yılmaz programda yaptığı konuşmasında;  Bugün anlamlı bir programda bir ara dayız. Bu toprakların yetiştirdiği bir evladın ilim insanının, anılması ona karşı olan vefa duygusunun ifade edilmesi için buradayız. Bu topraklara geldiğimiz günden itibaren bu toprakları vatan yapan, bu toprakların hamurunu yoğuran, çimentosu olan, kültürümüzü oluşturan insanları bizlerin hiçbir zaman unutmaması gerekiyor. Unuttuğumuz andan itibaren de ne hale geldiğimizi hepimiz yaşadık.   İlk günden itibaren bu toprakların yoğrulmasında emek veren ilim ve gönül insanlarımız var ki bunların çoğunun ismini bile bilmiyoruz. Bunlardan bir tanesi bugün baba ocağı Burdur Çavdır İlçesi’ne Bağlı Yazır Köyü olan, ailesinin daha sonra Antalya Elmalı’ya taşınması sonrası ilkokulu ve hafızlık eğitimini Elmalı da tamamlayan sonrasında İstanbul’a giderek medresede eğitimini tamamlayan Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır efendidir.   Elmalılı Hamdi Yazır Osmanlı döneminde doğmuş tefsirin dışında, şairliği olan felsefe ile uğraşmış bir ilim insanı, biz bu yönlerini fazla bilmiyoruz. Cumhurbaşkanımızın okuduğu bir duanın, o okuyuncaya kadar Elmalılı Hamdi Yazır’ın olduğunu bilen de çok azdı. Bu bizim vefasızlığımız, bize öğretilen hep Avrupa dan şairler ve Avrupa dan bilim insanları oldu.   Avrupalılaşalım derken, Elmalılı Hamdi Yazır’ında üzerinde durduğu bir husustur, değerlerini değil ilmini alalım diyordu. Biz ise tam tersini yaptık ilmini alamdık, Avrupalıların değerleriyle kendi kültürümüzü karıştırmaya çalıştık, içinden de çıkamadık.   Osmanlı döneminde yetişmiş olan Elmalılı Hamdi Yazır, Cumhuriyet döneminde Kur-an tefsirini yazmıştır. Türkçe bir tefsir yazılsın talebi Türkiye Büyük Millet Meclisinde kararlaştırılınca kendisine götürülen teklifi kabul etmiş ve sağlığında bu tefsiri tamamlamıştır. Tefsir yapmak kolay bir iş değil, tercümede zor ama tefsir çok daha zor. Biraz sonra Ömer Döngeloğlu hocamız anlatır. Nasıl Elmalılı Hamdi Yazır varsa nasıl Ömer Nasuhi Bilmen varsa bunlar Osmanlı döneminde yetişmiş Cumhuriyet döneminde hayatlarına devam eden önemli ilim insanları. Bazen bizim devletimizle ilgili yorumlar yapılırken, bazı konuşanlar Cumhuriyet öncesini yok sayıyorlar. Biz Cumhuriyet’ten öncede var olan çok önemli bir medeniyetin mirası Osmanlı’nın bakiyesiyiz. Cumhuriyetle birlikte bizim yönetim anlayışımız değişti. Osmanlı döneminde yetişen ilim insanları da bizim insanlarımız ve hatta bu kültürün oluşmasında emeği geçen dünya kadar isimler var, biz bunların çoğunu  bilmiyoruz. Bize medeniyet olarak, kültür olarak, din adamlarının bu zamana kadar bizi geri bıraktıkları öğretildi bu anlatıldı bize. Bu aslında doğru değil ve oluşturulan yanlış bir algı.   Din adamlarımız din öğrendiler bunun devamında da sünnetin ve Kur’an-ın gösterdiği yolda ilme sarıldılar. Bugün fen ilimleri dediğimiz, matematik dediğimiz, astronomi dediğimiz ilimlerde aslında dünyaya yön veren insanlarımız var ama bunları biz unuttuk. Farabi, İbni Sina, Ali Kuşçu, Buruni, Mimar Sinan,  Battani ve birçok belki biz bu isimleri ilk defa duyduk ama bizim gerçek manada kendi kültürümüz de yetişen insanlarımızı bilmemiz lazım hatırlamamız hatırlatmamız lazım, işte bu vesileyle böyle bir programı burada icra ediyoruz. Katılımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum. Ayrıca konuyla ilgili  ilminden istifade edeceğimiz hocamızın konuşmasıyla beraber belki bu konuyla ilgili bizi daha da aydınlatacak bilgi verecek, bizim bu değerlerimizi gelecek nesillere aktarmamız gerekiyor, çünkü içinden geçtiğimiz dönemi de değerlendirirsek kendi kültüründen uzaklaşmış yozlaşmış bir nesille bu devletin, bu milletin  devam etmesi mümkün değil. Önce kendi değerlerimize kendi kültürümüze sahip çıkacağız. Bu birlik beraberliğimizi sağlayacak olan çimentoya harca ihtiyacımız var. Bu çimentoyu harcı oluşturan değerlerin nesillerimize aktarılması gerekiyor.   Yoksa çok basit bir şekilde küçük bir rüzgarda birisinin kendi uydurduğu dinle ne hale geldiğimizi gördünüz. Haftaya 15 Temmuz'un yıldönümü din adına bunları yok sayan, geçen hafta içerisinde televizyonlarda tekrar geçti. Hafız yetiştiriyorlar, bunların yaptığı sadece Kur’an okumak diyen o hainin, artık Kitabı bırakın diye talimatı var. Bu kadar alçakça bir talimat veren bir kişi ve ona inanan dünya kadar insan oldu. 15 Temmuz'u görünce milletimiz öğle uyandı. O nedenle bizim kültürümüzün oluşturduğu değerlerle özellikle Kur’an-ı tefsir ederek bu millete hizmet eden din adamlarımıza ihtiyacımız var. Hatası olabilir yanlışı olabilir, varsa hatadan dönmekte erdemdir, ama hala dönmeyenler var, hala onun uydurduğu dinle amel etmeye devam edenler var. Amerika’dan verdiği talimatlara uymaya devam edenler var.   Ben böyle bir etkinlik düzenledikleri için Yazır muhtarlığımıza teşekkür ediyorum. Biraz önce söyledim bizim kültürümüzün bize öğrettiği vefadır. Elmalılı Hamdi Yazır hocamızı duayla hayırla yad edeceğiz. Programın hayırlara vesile olmasını diliyorum diyerek konuşmasını tamamladı.