30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI COŞKU İLE KUTLANDI

Burdur da 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinlikleri Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörlük önünde yapılan törenle Atatürk anıtına çelenkler konuldu.

Burdur da Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi rektörlük binası önündeki Atatürk anıtı’na çelenk sunumu ile başladı; 30 Ağustos törenlerinin ikinci bölümü ise valilik makamında yapıldı. Vali Ali Arslantaş, Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, Garnizon Komutanı Albay Mehmet Fatih Ören Protokol’un bayram tebriklerini kabul etti. 30 Ağustos 2021 zafer Bayramının 99 yılı nedeniyle düzenlenen törenin 3 bölümü ise Atatürk Stadında protokol üyelerinin, askeri birliklerin, öğrencilerin ve vatandaşların katılımı spor branşları öğrencilerinin katılımı ile yapıldı: Burdur valisi, Belediye Başkanı ve Garnizon Komutanı hep birlikte törene katılanların bayramını kutladı. Mehteran bölüğünün gösterileri ile devan eden tören törene katılan askeri erkan ve spor branşı öğrencilerinin geçit töreni ile devam etti 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle günün anlam ve önemini belirten konuşmayı garnizon komutanlığı adına Yüzbaşı Anıl Ufuk Şenses yaptı;30 Ağustos zaferi aslında Türk milletinin var oluş mücadelesinin ifadesidir. Tarih de eşine az rastlanır bir zafer kazanmıştır. Aziz yurduna ve bağımsızlığına kasteden işgal kuvvetleri karşısında türk ordusunun ortaya koyduğu eşsiz bir eser olan bu zaferin her safhası tek tek düşünülmüş hazırlanmış ve üretilmiştir. 1900’lu yılların başlarında meydana gelen büyük devletler arasındaki çıkar çatışmaları dünya da gelişen fikir akımları sanayileşme gibi gelişmelerin sonucunda ortaya çıkan birinci dünya savaşı sonrasında müttefiklerin aldığı ağır yenilgiler sonucu Osmanlı devletine dayatılan Mondros mütarekesi imzalanmış imzalanan antlaşma ile bin yıldır üzerinde kan dökerek can vererek yurt edindiğimiz Anadolu toprakları o dönemin büyük devletleri ve onların maşaları tarafından işgal edilmiş ayrıca tarihimize kara bir leke olarak geçen sevr anlaşması ulusumuza dayatılmıştır. İşgal güçleri girdikleri her yerde adeta kinlerini kusarcasına adeta kadınımıza yaşlımıza çocuklarımıza dünya da eşine az rastlanacak bir şekilde işkence zulüm ve hakaretlerde bulunmuşlardır. İşte böyle umutsuz förünen üzerimizde kara bulutların dolaştığı bir ortamda Mustafa Kemal Atatürk ve onun dava arkadaşları bağımsızlık meşalesini yakarak YA İSTİKLAL YA ÖLÜM parolasıyla aydınlığa giden yolu aralamışlardır. Bu bağımsızlık ve aydınlık meşalesinin ilk hedefi son neferine kadar düşmanı kutsal vatanımızdan atmak şeklinde belirlenmiştir özellikle Sakarya meydan muharebesine hedefimize muktedir olduğumuzu milletimizin istiklali uğruna kanının son damlasına kadar mücadeleye devam edeceğimizi ispatlamıştır artık dünyanın  en kahraman en savaşçı milletine düşen görev düşmana son darbeyi vurmak olmuştur. Mustafa Kemal Atatürk’ün komutasında düşmanın beklemediği bir yerden taarruza geçerek stratejik sahada düşmanı aldatmayı başardı. Avrupalıların ve altı ayda bu tahkimat geçilmez dediği Afyon mevzilerini üç günde geçerek 30 Ağustos gününe gelindiğinde düşman kuvvetlerinin önemli bir bölümünü imha etti. Bu büyük zafer ile düşmana son darbe de vuruldu. Ardından icra edilen takip harekatıyla da 9 Eylülde düşman denize döküldü.