KİBYRA ANTİK KENTİ ÖĞRENCİLERE ONLİNE OLARAK TANITILDI

Kibyra Antik Kenti, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Gölhisar Meslek Yüksekokulu öğrencilerine online olarak tanıtıldı.

Tüm dünyada yaşanan salgın hastalık nedeniyle yüz yüze eğitimlere ara verilen, online olarak ders gören ve okullarına gelemeyen, bu bölgeyi hiç tanıyamayan birinci sınıf öğrencileri ve sadece bir dönem okuluna gelen 2. sınıf öğrencileri için Gölhisar MYO tarafından hem Gölhisar’ın tanıtımı hem de Kibyra Antik Kentinin tanıtımı amacıyla etkinlik düzenlendi. MAKÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi ve aynı zamanda Kibyra Kazısı Başkanı Doç. Dr. Şükrü Özüdoğru ile birlikte “Son Bulgular Işığında Kibyra Kazı ve Araştırmaları” konulu Kibyra söyleşisi gerçekleştirildi. Burdur Valisi Ali Arslantaş ve Gölhisar Kaymakamı Mustafa Nevzat Mercan’ın da katılım gösterdiği söyleşide Vali Arslantaş ve Kaymakam Mercan da birer konuşma yaptılar. Anadolu’nun tozlu yollarında savrulurken bu topraklarda güçlü olmanın zorunlu olduğuna şahit olduğunu ve elimizde olan değerlerin korunması gerekliliğini belirten Vali Ali Arslantaş, Burdur’un Isparta ile birlikte 2021-2023 Mekansal Turizm Strateji Planlarından kısaca bahsetti. Burdur il sınırları içerisinde ve şehir merkezinde yer alan önemli kültürel ve doğal değerlerimizden de söz eden Arslantaş, Kibyra Antik Kenti'nin coğrafyasıyla ve gün yüzüne çıkartılan yapılarıyla muhteşem bir kent görünümü oluşturduğunu vurguladı. Ayrıca, yeni bir şeyler ortaya çıkartılmasının yanı sıra var olanların korunması gerekliliğine ve önemine de değinen Arslantaş, hem kentteki Tiyatro yapısı ile ilgili yapılacak olan çalışmalardan hem de kent ile Gölhisar şehrinin buluşması, her bir objenin ve mekanın Gölhisar şehri içinde de yaşatılarak ve yerel anlamda korumanın geliştirilmesi ve sürdürülebilir olması amacıyla yaptıkları yeni projelerden de söz etti. Kentin ortaya çıkarılması ve ayağa kaldırılması sürecinin her bir taşında, toprağında ve hatta ağacında kazı başkanının, kazı ekibinin ve ailesinin emeklerinin fark edildiğini belirtti. Gölhisar Kaymakamı Mustafa Nevzat Mercan da bir konuşma yaparak; Anadolu’nun kültürel ve doğal zenginliklerine görevi süresince şahit olduğunu ve bu zenginliklerin bir kısmına ev sahipliği yapan Gölhisar İlçesine hizmet vermenin kendisi içinde önemli ve değerli olduğunu dile getirdi. Görevine ilk başladığında kenti gezdiğini, ancak Kazı Başkanı Şükrü Özüdoğru ile birlikte gezmenin ne kadar kıymetli olduğunu vurgulayan Mercan, kenti gezdiğini ve gezdikçe de hayran kaldığını, insanlık tarihinin geldiği aşamayı göstermesi açısından da ufkumuzu genişleten bir veri olduğunu belirtti. Bunun yanı sıra böyle bir söyleşiye davet edilmenin ve katılımının kendisi için de değerli olduğunu, Kibyra Antik Kenti'nde gerçekleştirilen çalışmaları bir kez daha hocalarımızdan dinlemenin keyifli olduğunu dile getirdi. Gölhisar Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Yasemin Öztürk ise, ev sahipliğini yaptıkları böyle bir söyleşide Sayın Valimiz, Sayın Kaymakamımız, Kazı başkanımız, değerli hocalarımız ve öğrencilerimiz ile buluşmanın çok kıymetli olduğunu vurgulayarak, yaşadığımız talihsiz dönem nedeniyle okullarına gelemeyen, bu bölgeyi hiç tanıyamayan 1. sınıf öğrencilerine, bir dönem burada yaşayabilen 2. sınıf öğrencilerine online olarak gerçekleştirilen bu söyleşi vesilesiyle bir nebze olsun bölgedeki değerleri işin uzmanlarından tanımanın, ilk ağızdan dinleyerek öğrenilmesinin öneminden söz etti. Bu sürece katkı sağlayan ve yüksekokul bünyesindeki önemli bölümlerinden birisi olan Mimari Restorasyon Pr. varlığına ve program hocalarının Kibyra Antik Kenti ile birlikte yürüttükleri çalışmalarla karşılıklı destek alışverişi sayesinde bir ekip olarak, hem öğrencilerin yetişmesine hem de ilçede yer alan kültürel değerlerin yaşatılmasına katkı sağlandığını belirterek, bu bölümün yüksekokulda yer almasından ayrıca memnuniyet duyduğunu belirtti. Kibyra Kazı Başkanı Doç. Dr. Şükrü Özüdoğru yaptığı konuşmada; Batı Akdeniz Bölgesi Dalaman Çay Havzası içerisinde Burdur İli Gölhisar İlçesi içerisinde yer alan Kibyra Antik Kenti ile 2006 yılında doktora öğrencisi iken tanıştığını ve sonrasında, bu yılla birlikte 16. kazı sezonunun tamamlanacağını belirtti. Bilimsel arkeolojik kazı çalışmalarının oldukça uzun soluklu ve zahmetli olduğunu dile getiren Özüdoğru, bir arkeoloji kazısının veya tarihi alanın, özellikle Kibyra gibi görkemli antik kentlerde, bilim ve turizmin paydaş olduğunu, bunu dengelemenin gerekliliğini, arkeolojik ve tarihi sorulara cevaplar aranırken, bu cevapların herkes tarafından bilinmesine ihtiyaç duyulduğunu, elde edilen verilen topluma sunulması gerektiğine ve bu görevin kendilerine düştüğüne değindi. Bu süreçte bilimsel araştırmaların yanı sıra kentin de turizmde, özellikle yerel halka katkı sağlayacak şekilde geliştirilebilecek projeler üzerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile de yapılan çalışmalara kısaca değinerek, bu görkemli kentte gerçekleştirilen arkeolojik kazı çalışmalarını, restorasyon ve konservasyon çalışmalarını ve disiplinler arası yapılan çalışmaları katılımcılarla paylaştı.