Hadi Önal
Köşe Yazarı
Hadi Önal
 

GÖZLERİNİ TOPRAK DOYURA!

Sorsanız bana zulmü, haksızlığı adaletsizliği en iyi hangi dil anlatır diye: Şiir dili, derim tereddütsüz. Şiir, aradan yüzyıllar geçse de bir büyük dua ya da beddua gibi asılı kalır gök kubbede. Ben de şiirin bu gücüne inandığım için kanatlarının altına saklanırım her bunaldığımda…     GÖZLERİNİ TOPRAK DOYURA!    Yalanın kahpe yüzü ile geçtiler hücuma  Karanlığın gölgelediği gecede  Kıydılar umutlarımıza  Kıydılar sinsice  Kaç bahar geçti  Kaç kışı bıraktık ardımızda  Elleri uzundu, adalete kıyanların  Elleri uzundu çıkarı için memleketi soyanların  Sonra, elleri uzandı hanemize, aşımıza, ekmeğimize  Boğazımıza dizilen lokmaları çekip aldılar  Yazı göstermeleri bir yana   Baharlarımızı çaldılar  Dedim ya, uzundu elleri   O ellerle uzandılar  Kimliğimize,  kültürümüze, geleceğimize  Unutturdular sevmeleri  Kurşuna dizdiler aşkı  İpe çektiler sevdayı  Ne harama doydu gözleri  Ne yalana dilleri  Bismillah ile başladıkları sofrada  Vakıfları vurgunlarına zırh yapıp  Koskoca memleketi yediler  Her hazmın sonunda bekledik ama  Doyduk; “Yarabbi şükür”, dahi demediler  Korkuyu demleyen bu azgın it sürüleri  Çaldıklarıyla yetinmediler; dönüp bir de:  Şükrü, nimeti, bereketi  Hakkı, hukuku, adaleti…  Açlıktan inleyen yürekleri  Açıkta üşüyen ninnileri  Ürkütücü çaresizlikleri   Kendilerine o imkânı sağlayan devleti tekmelediler  Yine de bitmedi kinleri  Bitmedi kirleri, bitmedi kibirleri…  Bitmedi; soygunları, talanları  Bitmedi yalanları  Açtım ellerimi semaya  Dileğim Allah’tan; gücüm, ‘ah’tan…  Bu kifayetsiz muhterisleri tez elden bizden ayıra  Doymayan gözlerini de toprak doyura…    Hadi Önal/ 2 Eylül 2025/ Elazığ 
Ekleme Tarihi: 13 Eylül 2025 -Cumartesi

GÖZLERİNİ TOPRAK DOYURA!

Sorsanız bana zulmü, haksızlığı adaletsizliği en iyi hangi dil anlatır diye: Şiir dili, derim tereddütsüz. Şiir, aradan yüzyıllar geçse de bir büyük dua ya da beddua gibi asılı kalır gök kubbede. Ben de şiirin bu gücüne inandığım için kanatlarının altına saklanırım her bunaldığımda…  

 

GÖZLERİNİ TOPRAK DOYURA! 

 

Yalanın kahpe yüzü ile geçtiler hücuma 

Karanlığın gölgelediği gecede 

Kıydılar umutlarımıza 

Kıydılar sinsice 

Kaç bahar geçti 

Kaç kışı bıraktık ardımızda 

Elleri uzundu, adalete kıyanların 

Elleri uzundu çıkarı için memleketi soyanların 

Sonra, elleri uzandı hanemize, aşımıza, ekmeğimize 

Boğazımıza dizilen lokmaları çekip aldılar 

Yazı göstermeleri bir yana  

Baharlarımızı çaldılar 

Dedim ya, uzundu elleri  

O ellerle uzandılar 

Kimliğimize,  kültürümüze, geleceğimize 

Unutturdular sevmeleri 

Kurşuna dizdiler aşkı 

İpe çektiler sevdayı 

Ne harama doydu gözleri 

Ne yalana dilleri 

Bismillah ile başladıkları sofrada 

Vakıfları vurgunlarına zırh yapıp 

Koskoca memleketi yediler 

Her hazmın sonunda bekledik ama 

Doyduk; “Yarabbi şükür”, dahi demediler 

Korkuyu demleyen bu azgın it sürüleri 

Çaldıklarıyla yetinmediler; dönüp bir de: 

Şükrü, nimeti, bereketi 

Hakkı, hukuku, adaleti… 

Açlıktan inleyen yürekleri 

Açıkta üşüyen ninnileri 

Ürkütücü çaresizlikleri  

Kendilerine o imkânı sağlayan devleti tekmelediler 

Yine de bitmedi kinleri 

Bitmedi kirleri, bitmedi kibirleri… 

Bitmedi; soygunları, talanları 

Bitmedi yalanları 

Açtım ellerimi semaya 

Dileğim Allah’tan; gücüm, ‘ah’tan… 

Bu kifayetsiz muhterisleri tez elden bizden ayıra 

Doymayan gözlerini de toprak doyura… 

 

Hadi Önal/ 2 Eylül 2025/ Elazığ 

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.