AĞ BAĞLANTILI MOBİLİTE

EKONOMİ 16.07.2019 - 11:05, Güncelleme: 17.02.2023 - 08:17 3363+ kez okundu.
 

AĞ BAĞLANTILI MOBİLİTE

Referansların yetersizliği nedeniyle, politikacılar ve iş liderleri gelecekteki konuları açıklamak için pop kültürü kullanmaktadır. Sonuç: karar vericiler yanlış yatırım yapıyor ve toplum güvensiz.
Ağ Bağlantılı Mobilite: Engelleriyle Gelecek Pazarı İnsanların kafasındaki yeni fikirleri ve gelecekteki kavramları tespit etmek için medya temsilcileri, politikacılar ve girişimciler bilim kurgu filmlerine ya da kurgusal geleceğe yönelik ütopik olmayan romanlara dayanan senaryolara dikkat çekmektedir. Çünkü bu resimler insan tarafından bilinmekte ve kolaylıkla bu nedenle bağlanılabilmektedir. Yapay Zekâ söz konusu olduğunda, herkes bir kez Matrix ya da Azınlık Raporu gibi gişe rekorları kıranlar hakkında birşeyler okudu. Mobilitenin Geleceği, yazarları Blade Runner ya da Total Recall gibi filmlerle karşılaştırmaktadır. Yüz tanıma ve artırılmış gerçeklik bugün bir gerçeklik olsa dahi, gökdelenler arasında yüzen uçan arabalar, uzun zamandır hayal dünyasının bir parçası olmuşlardır. Teknik olarak uygulanabilir olabilirler, ancak gerçekten pratik olmayabilirler. Michigan Üniversitesi ve otomobil üreticisi Ford tarafından yapılan son bir araştırmada; uçan elektrikli arabaların yola bağlı araçlara mantıklı bir alternatif olmadığı, özellikle 35 kilometrenin altındaki mesafeler için ortaya konmuş bulunmaktadır – çoğu çalışanı ilgilendiren nedir – bilakis onlar sadece uygun değiller. Taşıtların kendileri emisyonsuz olsalar dahi, bu kadar kısa mesafeler için çok yüksek enerji gereksinimi, elektrik üretiminin çevresel etkisiyle orantısızdır. Bu nedenle, üreticiler ve politik karar vericileri, uçan otomobiller için anlamlı uygulamalar sağlama yolunda bekleyen birçok engel sözkonusudur. Ağ Bağlantılı Otomobil, Orijinal Ekipman Üreticileri (OEM) için, zaten muazzam bir büyüme potansiyeli sunmaktadır – ve ulaşılabilir bir hedef. Tam otomatik ağ bağlantılı araç tüm sektörü dönüştürecektir. “Kendi Kendine Sürüş”, kullanıcı deneyiminin arka planına “Taşınma” hissini vermekte, yeni iş modelleri ve hizmetler için katalizör olmaktadır. Ancak bu, araçların etkili ve sürekli bir veri iletişimini gerektirir. Bu vizyon, beş ila on yıl içinde teknik ve lojistik olarak mümkün olmalıdır – başlangıçta hayal kırıklığına uğratan bir gecikme. Aslında, bir şans sunmaktadır. Çünkü üreticiler, en son teknolojiyi elde etme fırsatını yakalarlar. Dolayısıyla, Sensör Teknolojisi ve 5G Standartları, tam bağımsız sürüşü mümkün kılmak için henüz gerekli olgunluk derecesine sahip bulunmamaktadır. Bu teknolojileri geliştirmek en az beş yıl alır. Ancak ondan sonra Ağ Bağlantılı Araçlar için verimli ve pazarlanabilir bir platform gerçekleştirilebilecektir. Üreticiler Pazarı Kendileri Tasarlayabilir Günümüzde Orijinal Ekipman Üreticileri (OEM)’nin ana görevi, ana işini verimli bir şekilde kurmak ve gelecekte elektrikli, bağımsız ve ağ bağlantılı araçlara yatırım yapmak için, yeterli miktarda nakit akışı sağlamaktır. Bunun için ön koşul, verimli bir altyapı ve yenilikçi iş modelleri geliştirmektir. Bu, özerk otomobil pazarını nasıl inşa edip geliştirebilecekleridir. Bu pazarda örneğin, paylaşılan otomatik filolar büyük olasılıkla bireysel araç sahipliğinin yerini alacaktır – tamamen yeni geliştirme ve üretim süreçleri eşliğinde. Gerekli değişiklikler yıllardır bilinmektedir. Bununla birlikte, birçok geleneksel otomobil üreticisi dijital çağ için tasarlanmamıştır. Henüz hızlı karar alma süreçlerinden ve değişim için gerekli girişimci ruhundan yoksundurlar. Karar vericiler yeni iş modelleri ve üretim süreçleri uygulamak istiyorlarsa; siloları yıkmayı, hiyerarşileri sorgulamayı ve kültürel değişimi başlatmayı sağlamak durumundadırlar. Akıllı Telefonun Bir Uzantısı Olarak Araba Ağ Bağlantılı Araçların Teknolojisi ve çok sayıda olası entegrasyon ortağı, günümüzün tipik otomobil üreticileri ağının çok ötesine geçmektedir. Gelecekte, tamamen yeni bir hizmet ve hizmet sağlayıcı ekosistemi ortaya çıkacaktır. Bu zaten, üreticileri büyük bir baskı altına sokmaktadır. Geleneksel bankalar ve yenilikçi firmalar arasındaki rekabetin artmasıyla, finansal sektör gibi diğer sektörlere bakıldığında, otomobil üreticilerinin zorlu geleceğine dair sonuçlar çıkarılabilir. İdeal bir dünyada, Ağ Bağlantılı Araç, kullanıcının mobil cihazının bir uzantısı olacaktır – akıllı telefonun. Bu, ulaşım ve mobilite yaklaşımımızı tamamen artıran, gerçek bir devrim anlamına gelmektedir. Mobilite, insanların uygulama aracılığıyla bireysel olarak kontrol edebilecekleri ve özgürce planlayabilecekleri mobil bir hizmet haline gelmektedir. Bu, hareket halindeyken yapılabilecek diğer şeyler için zaman kazandırır. Örneğin sürücü, aracı kullanma zorunluluğundan kurtulursa; çalışabilir, bir sonraki tatili planlayabilir ya da kitap okuyabilir. Bu nedenle tam otomatik araçların tüketicinin özel taşıma konusundaki bakış açısını temelden değiştirme potansiyeline sahip olduğunu söylemek abartılı bir ifade değildir. Uçan araba uzak gelecekte gerçek olabilir. Ancak üreticiler bugün gerçek ve işlemeye uygun bir yenilik yapmak istiyorsa, çabalarını ağ bağlantılı araçlara odaklamalıdırlar. Ancak bu yolla, yeni bir kullanıcı davranışı ve daha ileri gelişmeler için gerekli altyapıyı oluşturmak amacıyla bu hala büyük, kısmen kullanılmayan potansiyeli artırabilirler. Günümüzün otomotiv iş modelleri, henüz buna yönelik olmadığından, endüstrinin dijital iş dönüşümü kaçınılmazdır. Günümüzün otomotiv iş modelleri henüz aynı düzeyde olmadığından, dijital endüstri dönüşümü gereklidir. İş dünyası liderleri, insanların gelecekteki istek ve ihtiyaçlarını yönlendirmek için ellerindeki veri ve deneyimleri kullanabilirler. Bu faaliyetler temelde, geliştirilen ürün ve hizmetler müşteri odaklı ve sürdürülebilir çözümlerdir. Karar vericiler daha sonra bilim kurgu filmlerinden ilham almak yerine, gerçeklere dayalı çalışır hale geleceklerdir. Ancak bu şekilde geleceğin hareketliliğini anlamlı hale getirebilirler.  
Referansların yetersizliği nedeniyle, politikacılar ve iş liderleri gelecekteki konuları açıklamak için pop kültürü kullanmaktadır. Sonuç: karar vericiler yanlış yatırım yapıyor ve toplum güvensiz.

Ağ Bağlantılı Mobilite: Engelleriyle Gelecek Pazarı

İnsanların kafasındaki yeni fikirleri ve gelecekteki kavramları tespit etmek için medya temsilcileri, politikacılar ve girişimciler bilim kurgu filmlerine ya da kurgusal geleceğe yönelik ütopik olmayan romanlara dayanan senaryolara dikkat çekmektedir. Çünkü bu resimler insan tarafından bilinmekte ve kolaylıkla bu nedenle bağlanılabilmektedir. Yapay Zekâ söz konusu olduğunda, herkes bir kez Matrix ya da Azınlık Raporu gibi gişe rekorları kıranlar hakkında birşeyler okudu. Mobilitenin Geleceği, yazarları Blade Runner ya da Total Recall gibi filmlerle karşılaştırmaktadır.

Yüz tanıma ve artırılmış gerçeklik bugün bir gerçeklik olsa dahi, gökdelenler arasında yüzen uçan arabalar, uzun zamandır hayal dünyasının bir parçası olmuşlardır. Teknik olarak uygulanabilir olabilirler, ancak gerçekten pratik olmayabilirler. Michigan Üniversitesi ve otomobil üreticisi Ford tarafından yapılan son bir araştırmada; uçan elektrikli arabaların yola bağlı araçlara mantıklı bir alternatif olmadığı, özellikle 35 kilometrenin altındaki mesafeler için ortaya konmuş bulunmaktadır – çoğu çalışanı ilgilendiren nedir – bilakis onlar sadece uygun değiller.

Taşıtların kendileri emisyonsuz olsalar dahi, bu kadar kısa mesafeler için çok yüksek enerji gereksinimi, elektrik üretiminin çevresel etkisiyle orantısızdır. Bu nedenle, üreticiler ve politik karar vericileri, uçan otomobiller için anlamlı uygulamalar sağlama yolunda bekleyen birçok engel sözkonusudur.

Ağ Bağlantılı Otomobil, Orijinal Ekipman Üreticileri (OEM) için, zaten muazzam bir büyüme potansiyeli sunmaktadır – ve ulaşılabilir bir hedef. Tam otomatik ağ bağlantılı araç tüm sektörü dönüştürecektir. “Kendi Kendine Sürüş”, kullanıcı deneyiminin arka planına “Taşınma” hissini vermekte, yeni iş modelleri ve hizmetler için katalizör olmaktadır. Ancak bu, araçların etkili ve sürekli bir veri iletişimini gerektirir. Bu vizyon, beş ila on yıl içinde teknik ve lojistik olarak mümkün olmalıdır – başlangıçta hayal kırıklığına uğratan bir gecikme.

Aslında, bir şans sunmaktadır. Çünkü üreticiler, en son teknolojiyi elde etme fırsatını yakalarlar. Dolayısıyla, Sensör Teknolojisi ve 5G Standartları, tam bağımsız sürüşü mümkün kılmak için henüz gerekli olgunluk derecesine sahip bulunmamaktadır. Bu teknolojileri geliştirmek en az beş yıl alır. Ancak ondan sonra Ağ Bağlantılı Araçlar için verimli ve pazarlanabilir bir platform gerçekleştirilebilecektir.

Üreticiler Pazarı Kendileri Tasarlayabilir

Günümüzde Orijinal Ekipman Üreticileri (OEM)’nin ana görevi, ana işini verimli bir şekilde kurmak ve gelecekte elektrikli, bağımsız ve ağ bağlantılı araçlara yatırım yapmak için, yeterli miktarda nakit akışı sağlamaktır. Bunun için ön koşul, verimli bir altyapı ve yenilikçi iş modelleri geliştirmektir. Bu, özerk otomobil pazarını nasıl inşa edip geliştirebilecekleridir. Bu pazarda örneğin, paylaşılan otomatik filolar büyük olasılıkla bireysel araç sahipliğinin yerini alacaktır – tamamen yeni geliştirme ve üretim süreçleri eşliğinde.

Gerekli değişiklikler yıllardır bilinmektedir. Bununla birlikte, birçok geleneksel otomobil üreticisi dijital çağ için tasarlanmamıştır. Henüz hızlı karar alma süreçlerinden ve değişim için gerekli girişimci ruhundan yoksundurlar. Karar vericiler yeni iş modelleri ve üretim süreçleri uygulamak istiyorlarsa; siloları yıkmayı, hiyerarşileri sorgulamayı ve kültürel değişimi başlatmayı sağlamak durumundadırlar.

Akıllı Telefonun Bir Uzantısı Olarak Araba

Ağ Bağlantılı Araçların Teknolojisi ve çok sayıda olası entegrasyon ortağı, günümüzün tipik otomobil üreticileri ağının çok ötesine geçmektedir. Gelecekte, tamamen yeni bir hizmet ve hizmet sağlayıcı ekosistemi ortaya çıkacaktır. Bu zaten, üreticileri büyük bir baskı altına sokmaktadır. Geleneksel bankalar ve yenilikçi firmalar arasındaki rekabetin artmasıyla, finansal sektör gibi diğer sektörlere bakıldığında, otomobil üreticilerinin zorlu geleceğine dair sonuçlar çıkarılabilir.

İdeal bir dünyada, Ağ Bağlantılı Araç, kullanıcının mobil cihazının bir uzantısı olacaktır – akıllı telefonun. Bu, ulaşım ve mobilite yaklaşımımızı tamamen artıran, gerçek bir devrim anlamına gelmektedir. Mobilite, insanların uygulama aracılığıyla bireysel olarak kontrol edebilecekleri ve özgürce planlayabilecekleri mobil bir hizmet haline gelmektedir. Bu, hareket halindeyken yapılabilecek diğer şeyler için zaman kazandırır. Örneğin sürücü, aracı kullanma zorunluluğundan kurtulursa; çalışabilir, bir sonraki tatili planlayabilir ya da kitap okuyabilir. Bu nedenle tam otomatik araçların tüketicinin özel taşıma konusundaki bakış açısını temelden değiştirme potansiyeline sahip olduğunu söylemek abartılı bir ifade değildir.

Uçan araba uzak gelecekte gerçek olabilir. Ancak üreticiler bugün gerçek ve işlemeye uygun bir yenilik yapmak istiyorsa, çabalarını ağ bağlantılı araçlara odaklamalıdırlar. Ancak bu yolla, yeni bir kullanıcı davranışı ve daha ileri gelişmeler için gerekli altyapıyı oluşturmak amacıyla bu hala büyük, kısmen kullanılmayan potansiyeli artırabilirler. Günümüzün otomotiv iş modelleri, henüz buna yönelik olmadığından, endüstrinin dijital iş dönüşümü kaçınılmazdır.

Günümüzün otomotiv iş modelleri henüz aynı düzeyde olmadığından, dijital endüstri dönüşümü gereklidir. İş dünyası liderleri, insanların gelecekteki istek ve ihtiyaçlarını yönlendirmek için ellerindeki veri ve deneyimleri kullanabilirler. Bu faaliyetler temelde, geliştirilen ürün ve hizmetler müşteri odaklı ve sürdürülebilir çözümlerdir. Karar vericiler daha sonra bilim kurgu filmlerinden ilham almak yerine, gerçeklere dayalı çalışır hale geleceklerdir. Ancak bu şekilde geleceğin hareketliliğini anlamlı hale getirebilirler.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.