“Menfaatler istikâmetini değiştirirse, mantık da değişir." Ahmet Hamdi Tanpınar   Dönek, sözlüğümüzde  kanı ve düşüncesini sık sık değiştiren, sözüne güvenilmeyen olarak tanımlanmaktadır.  Düşüncesini ve konumunu değiştirip tam karşısında yer alan kişiyi nitelemek için kullanılmaktadır.İstikameti döndürmeyi de getirir.Döneklik 180 derece dönüştür.  Yolundan dönmek, söylediklerinin arkasında olmamaktır. Savunduklarından cayandır. Kariyer ve statü planlamasıyla da ortaya çıkmaktadır. Kişi   bu gerçeği gizler. Kurnazlık yaparak;  dönekliğini fikirle taçlandırma yoluna gider. Yüzleşmekten kaçınır. Bu etkiden kurtulmak için vicdanını tenekeleştirmeye çalışmaktadır. Bunu da nefretle yapmaktadır.  Yolundan dönen, dün sövdüğü kişiye bugün saygıyla eğilendir. 2 gün önce farklı 2 gün sonra farklı konuşandır. Eski yandaşlarını da yerli,yersiz de sövmedir. Yarı   yolda bırakıştır. Siyasette de bolca karşılaştığımız satma olayıdır.Geçmişteki konumun da abartılması da vardır. Kendisine olduğundan daha mühim bir pozisyonu uygun görür. Kendisini aşırı önemser.Bugun ısrarla sahip çıktığınız modası gecen fikirlerin üstadı olarak kendisini yansıtır.Kalitesini düzenin emrine verir. Hafızasını, geçmişini kazımıştır. Kendi geçmişini de   inkâr eder. Dünyanın en bireyci insanlarıdır. Dönekler keskin olur. İlkeleri   ve  duruşları yoktur. Bir yenilgi abidesidirler.  Şu söylemleri de dile getirirler: “Biz bu halk için zamanında neler neler yaptık ama inan bu halk için değmez. Dön kardeşim, herkes nasıl dönüyorsa sen de dön”.Mevki varsa oraya dönmedir. Bilerek yalan söylemedir. Köşeyi dönmeyi de içine alır..Düzeni değiştirme fikrini de itibarsızlaştırmaya da çalışır. Sınıf uzlaşmacılığı da  dönekliğe giden yolun önemli kaynaklarından birisidir. Sınıf uzlaşmacılığı da  düzene bağlanmak için bir köprü işlevi görür.Yeni sınıf kimliğin hakkını vermek icin de sendikayı bitirmeyi ya da kapıdan sokmamayı  kendilerine görev olarak bilirler. Ezilen sınıf saflarından ezen sınıf saflarına gecmektir. Aldatma, sadakatsizlik, ikiyüzlülük ve ihanet ezilen sınıfadır, mazlumadır.  Kimliğini, kişiliğini,beynini ve kalmışsa vicdanını egemen sınıfa ve onun düşüncesine kiralama ya da tabusuyla beraber satışı getirir.Kapitalizm hoş bulanarak sermaye düzeni kutsanır ve ezilen sınıfa modern  gönüllü kulluk bilincini yaymak ister. Sosyalizme de inanmamadır .Ondan beklenense  kökten değiştirme fikrini itibarsızlaştırmasıdır. Dönekliği ve sermaye düzenini kutsamasıdır.   Politik ve ideolojik sapmayı da getirir.Hem kendisine hem yol arkadaşlarını da iki yüzlü davranmadır.  Köklerine balta vururlar. Güce taparlar.   Gerçeğin yolundan menfaatin yoluna dönenlerin niteliğidir. Asi kimliği de  taşıyamaz hale gelir; korkunun da  tutsağı olur. Bugun ak dediklerine yarın kara diyenlerdir. Esen rüzgara  göre yön değiştirenlerdir. Muhabbet ve biatı burjuva sınıfına yaparlar... Kraldan çok kralcı olurlar. Duracağı da bir yer yoktur.  Döner koltuk gibi, her tarafa rahatça dönebilme özelliğine sahiptir.Zor iştir döneklik.Önce niye döndüğünü kendine anlatacaksın ve anlattıklarına kendini inandıracaksın.   Sözüne güvenilmemesi, yani güvenirliğini yitirilmesini, kötü bir şekilde tanımlanmayı getirir.Toplumsal yaşamda döneklik günü kurtarmaktan öteye gidemez.Güç ile hareket edenler güç sahibi değiştiği zaman hemen dönerler. Çünkü  onlar güclüden  paradan yana olurlar. Sistem  dönekleri ihya eder, halklar ise  düşünceleriyle mücadele edenleri onurlandırır.