Özgür KARAKAYA
Köşe Yazarı
Özgür KARAKAYA
 

BARIŞA DAİR

Tarihte ilk yazılı antlaşma olan Kadeş Antlaşmasından bugüne kadar dünyada yapılan savaşların maddi kaybı altına dönüştürüldüğünde yaklaşık 28 milyar ton altın veya 760 katrilyon dolarlık bir değer ortaya çıkmaktadır. Bu miktar para insanlığın gelişimi için harcansaydı; bugün, dünyamızdaki insanların yaşam seviyesi çok daha yüksek olurdu. Bu hesap, barışın sadece maddi yönünün dahi ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Savaşlardaki manevi kayıpların değerini ölçmek mümkün değildir. Dolaysıyla insanlık için barış kavramı da son derece önemlidir. Krezus’un şu sözü: “Barışta oğullar babalarını, savaşta babalar oğullarını gömer.” Savaşın vahametini çok güzel özetlemektedir. Gazi Mustafa Kemal’in “Yurtta Barış Cihan da Barış” cümlesinde belirttiği gibi uluslar arasındaki barış ülkedeki barışa; ülkedeki barış vatandaşlar arasındaki barışa; vatandaşlar arasındaki barış ailedeki barışa; ailedeki barış ta insanın kendisiyle barışık olmasına bağlıdır. Özet olarak barış, insanın insanlaşmasıyla mümkündür. İnsanlaşma ise, inancın vicdana aşılanması ve kimliğin akılla oluşturulmasıyla sağlanır. Bugün Ortadoğu’da emperyalizmin ve yanlış İslamcılığın baskısı altında insanlar ezilmekte ve savaş yıllardır devam etmektedir. Tarihte görüldüğü gibi 30 yıl,100 yıl savaşları bile barış antlaşmaları ile sonuçlanmıştır. Her savaşın sonucunda yenen ve yenilen tarafların ikisi de maddi ve manevi büyük kayıplar vermesi, savaş yapmanın manasızlığını ortaya koymaktadır. Ta baştan, barış yöntemlerinin aranıp bulunmasında büyük fayda vardır. Anadolu’nun birçok köyünde bireyler arasındaki antlaşmazlıklar köy ihtiyar kurulu tarafından ortaklaşan bir yöntemle çözülerek mahkemeye aksetmesi önlenmektedir. Bu uygulama, ülkeler arası düşünüldüğünde, Birleşmiş Milletler Kurumu uluslar arası uyuşmazlıkların barış içinde çözülmesinde tarafsız davranarak barışa katkıda bulunabilir. Günümüzdeki savaşların en büyük nedeni, dünya üzerindeki eşitsizliğin, açlığın, yoksulluğun, çevre sorunlarının sorumlusu liberal kapitalizm ve onun öncüsü ABD’dir. Savaş sanayisine dayalı sistem, silah satışından büyük gelir elde etmekte ve ne yazık ki bu kazancı insan kanı üzerinden sağlamaktadır. Dünyadaki medeniyet örneği gösterilen ülkelerde bile savunmaya ayrılan bütçe, eğitim bütçesinden daha fazladır. Bu acı gerçeklerin ışığı altında barışa bakalım. Barış Nedir? Barışa taraf olma emperyalizme karşı olmadır. İnsanlığın ortak bayrağıdır. Düşmanlığın olmadığı, kavgalardan, savaşlardan uzak, uyum, birlik, bütünlük, sessizlik, huzur içinde olabilmektir. Barış, insanları birbirine yakınlaştırır, mesafeleri kısaltır, ayrılıkları giderir ve kötülükleri sonlandırır. İnsanlara silahtan uzak durmayı öğretir. Barış; baskıya işgale ve ırkçılığa karşı olmaktır. Barış,”benden olmayan” ayrımı olmak üzere tüm ayrımcılıkları dışlayarak farklılıkların zenginlik olduğunun farkında olmaktır. Savaşın haklı olduğuna hiçbir zaman inanmayarak, silahların susması; bahar havası gibi mutlu ve sağlıklı yaşamın sürmesidir.  
Ekleme Tarihi: 12 Ocak 2021 - Salı

BARIŞA DAİR

Tarihte ilk yazılı antlaşma olan Kadeş Antlaşmasından bugüne kadar dünyada yapılan savaşların maddi kaybı altına dönüştürüldüğünde yaklaşık 28 milyar ton altın veya 760 katrilyon dolarlık bir değer ortaya çıkmaktadır. Bu miktar para insanlığın gelişimi için harcansaydı; bugün, dünyamızdaki insanların yaşam seviyesi çok daha yüksek olurdu. Bu hesap, barışın sadece maddi yönünün dahi ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Savaşlardaki manevi kayıpların değerini ölçmek mümkün değildir. Dolaysıyla insanlık için barış kavramı da son derece önemlidir. Krezus’un şu sözü: “Barışta oğullar babalarını, savaşta babalar oğullarını gömer.” Savaşın vahametini çok güzel özetlemektedir.

Gazi Mustafa Kemal’in “Yurtta Barış Cihan da Barış” cümlesinde belirttiği gibi uluslar arasındaki barış ülkedeki barışa; ülkedeki barış vatandaşlar arasındaki barışa; vatandaşlar arasındaki barış ailedeki barışa; ailedeki barış ta insanın kendisiyle barışık olmasına bağlıdır.

Özet olarak barış, insanın insanlaşmasıyla mümkündür. İnsanlaşma ise, inancın vicdana aşılanması ve kimliğin akılla oluşturulmasıyla sağlanır. Bugün Ortadoğu’da emperyalizmin ve yanlış İslamcılığın baskısı altında insanlar ezilmekte ve savaş yıllardır devam etmektedir.

Tarihte görüldüğü gibi 30 yıl,100 yıl savaşları bile barış antlaşmaları ile sonuçlanmıştır. Her savaşın sonucunda yenen ve yenilen tarafların ikisi de maddi ve manevi büyük kayıplar vermesi, savaş yapmanın manasızlığını ortaya koymaktadır. Ta baştan, barış yöntemlerinin aranıp bulunmasında büyük fayda vardır. Anadolu’nun birçok köyünde bireyler arasındaki antlaşmazlıklar köy ihtiyar kurulu tarafından ortaklaşan bir yöntemle çözülerek mahkemeye aksetmesi önlenmektedir. Bu uygulama, ülkeler arası düşünüldüğünde, Birleşmiş Milletler Kurumu uluslar arası uyuşmazlıkların barış içinde çözülmesinde tarafsız davranarak barışa katkıda bulunabilir.

Günümüzdeki savaşların en büyük nedeni, dünya üzerindeki eşitsizliğin, açlığın, yoksulluğun, çevre sorunlarının sorumlusu liberal kapitalizm ve onun öncüsü ABD’dir. Savaş sanayisine dayalı sistem, silah satışından büyük gelir elde etmekte ve ne yazık ki bu kazancı insan kanı üzerinden sağlamaktadır. Dünyadaki medeniyet örneği gösterilen ülkelerde bile savunmaya ayrılan bütçe, eğitim bütçesinden daha fazladır. Bu acı gerçeklerin ışığı altında barışa bakalım.

Barış Nedir?

Barışa taraf olma emperyalizme karşı olmadır.

İnsanlığın ortak bayrağıdır. Düşmanlığın olmadığı, kavgalardan, savaşlardan uzak, uyum, birlik, bütünlük, sessizlik, huzur içinde olabilmektir. Barış, insanları birbirine yakınlaştırır, mesafeleri kısaltır, ayrılıkları giderir ve kötülükleri sonlandırır. İnsanlara silahtan uzak durmayı öğretir.

Barış; baskıya işgale ve ırkçılığa karşı olmaktır.

Barış,”benden olmayan” ayrımı olmak üzere tüm ayrımcılıkları dışlayarak farklılıkların zenginlik olduğunun farkında olmaktır. Savaşın haklı olduğuna hiçbir zaman inanmayarak, silahların susması; bahar havası gibi mutlu ve sağlıklı yaşamın sürmesidir.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

11
Mayıs
28
Nisan
11
Nisan
19
Mart
08
Mart
22
Ocak
07
Ocak
05
Aralık
01
Aralık
24
Kasım
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.