Özgür KARAKAYA
Köşe Yazarı
Özgür KARAKAYA
 

EYLÜL SARSINTISI

Ülkemizin siyasi hayatındaki en önemli olaylarından birisi de 12 Eylül darbesidir. Üzerinden yıllar geçse de zaman aşımı olmayacak bir tarihtir. Amerika Birleşik Devletleri’nin Ortadoğu′daki egemenliğini pekiştirmek ve bölgedeki muhalefeti susturmak için giriştiği operasyonunun başlangıçıdır. 12 Eylül öncesi yaşananlar da ABD emperyalizminin onların iş birlikçiliğine dayalı politikalarının yaşamımıza geçirilmesine zemin hazırlamıştır. ABD emperyalizminin çıkarları doğrultusunda dışa bağımlılıktan oluşacak ekonomik krizin halkın omuzuna yıkılmasıdır. Neoliberal yıkım politikalarının yol açtığı yoksulluğun her geçen gün büyümesidir. Bu dönemde, 650 bin kişi gözaltına alındı. 1 milyon 653 kişi fişlendi. 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı. 517 kişi de idam cezası aldı. 50’si de idam edildi. 30 bin kişi sakıncalı olduğu gerekçesiyle işten çıkarıldı. 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı. 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurt dışına gitmek zorunda kaldı. 171 kişinin işkenceden öldüğü saplandı. Sanat da 12 Eylül’den nasibini aldı. 937 film, sakıncalı diye yasaklandı. Ne acıdır ki, bu dönemde kitaplar banyo kazanlarında yakılarak, gençlik kitaplardan, düşünmekten uzaklaştırılmıştır. Suskun, apolitik, köşe dönmeci bir zihniyetin egemen olduğu bir gençlik yaratıldı. Kültür yerlerde sürünürek ışığa kara perde çekildi. Tüm demokratik kurumlar dikkate alınmadı. Emekçilerin özgürce örgütlenme haklarını elinden aldı. Sendikaları ve dernekleri partileri kapattılar. Bunlarla beraber; liselerimizde din dersini zorunlu hale getirdi. Eğitim sistemimize Türk İslam sentezini yerleştirdi. Kuran kursları da katlanarak çoğaltıldı. YÖK gibi otoriter yapı sayesinde, üniversitelerin özerkliği kalmadı. Özgür düşüncenin, yaratıcı bilginin yuvası olması gereken üniversiteler baskıcı kurumlar haline dönüştürülerek kültürsüzleşmenin koşullarını oluşturdular. 12 Eylül’ü yapanların; ülkemizin kaybettiği yıllarda sorumluluğu bulunmaktadır. 12 Eylül’ü gerçekleştiren onlara yol gösteren ve işbirliği içinde olanların yargılanmasını engelleyen maddelerinin kaldırılması gerekmektedir. Diğer bir husus da, 12 Eylül darbesini yapanların toplumun vicdanında kesin olarak mahkum edilmesidir.  
Ekleme Tarihi: 06 Mart 2021 - Cumartesi

EYLÜL SARSINTISI

Ülkemizin siyasi hayatındaki en önemli olaylarından birisi de 12 Eylül darbesidir. Üzerinden yıllar geçse de zaman aşımı olmayacak bir tarihtir. Amerika Birleşik Devletleri’nin Ortadoğu′daki egemenliğini pekiştirmek ve bölgedeki muhalefeti susturmak için giriştiği operasyonunun başlangıçıdır.

12 Eylül öncesi yaşananlar da ABD emperyalizminin onların iş birlikçiliğine dayalı politikalarının yaşamımıza geçirilmesine zemin hazırlamıştır.

ABD emperyalizminin çıkarları doğrultusunda dışa bağımlılıktan oluşacak ekonomik krizin halkın omuzuna yıkılmasıdır. Neoliberal yıkım politikalarının yol açtığı yoksulluğun her geçen gün büyümesidir.

Bu dönemde, 650 bin kişi gözaltına alındı. 1 milyon 653 kişi fişlendi. 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı. 517 kişi de idam cezası aldı. 50’si de idam edildi.

30 bin kişi sakıncalı olduğu gerekçesiyle işten çıkarıldı. 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı. 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurt dışına gitmek zorunda kaldı. 171 kişinin işkenceden öldüğü saplandı. Sanat da 12 Eylül’den nasibini aldı. 937 film, sakıncalı diye yasaklandı.

Ne acıdır ki, bu dönemde kitaplar banyo kazanlarında yakılarak, gençlik kitaplardan, düşünmekten uzaklaştırılmıştır. Suskun, apolitik, köşe dönmeci bir zihniyetin egemen olduğu bir gençlik yaratıldı. Kültür yerlerde sürünürek ışığa kara perde çekildi.

Tüm demokratik kurumlar dikkate alınmadı. Emekçilerin özgürce örgütlenme haklarını elinden aldı. Sendikaları ve dernekleri partileri kapattılar.

Bunlarla beraber; liselerimizde din dersini zorunlu hale getirdi. Eğitim sistemimize Türk İslam sentezini yerleştirdi. Kuran kursları da katlanarak çoğaltıldı.

YÖK gibi otoriter yapı sayesinde, üniversitelerin özerkliği kalmadı. Özgür düşüncenin, yaratıcı bilginin yuvası olması gereken üniversiteler baskıcı kurumlar haline dönüştürülerek kültürsüzleşmenin koşullarını oluşturdular.

12 Eylül’ü yapanların; ülkemizin kaybettiği yıllarda sorumluluğu bulunmaktadır. 12 Eylül’ü gerçekleştiren onlara yol gösteren ve işbirliği içinde olanların yargılanmasını engelleyen maddelerinin kaldırılması gerekmektedir. Diğer bir husus da, 12 Eylül darbesini yapanların toplumun vicdanında kesin olarak mahkum edilmesidir.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

11
Mayıs
28
Nisan
11
Nisan
19
Mart
08
Mart
22
Ocak
07
Ocak
05
Aralık
01
Aralık
24
Kasım
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.