Özgür KARAKAYA
Köşe Yazarı
Özgür KARAKAYA
 

ÖPÜŞMEK

“Öpüşmek tuzlu su içmeye benzer: içtikçe daha da çok susarsınız”. ~ Çin Atasözü GÖRE.. Gözlerimiz birbirine göre Ellerimiz, dudaklarımız Ve aşk bize göredir. Gece tam aşka göre Rüzgar geceye göre Ve yağmur rüzgara göredir. Öpüşmelerimiz yağmura göre Odamız öpüşlerimize göre Ve dünya odamıza göredir. Ve biz dünyaya göreyiz Şiir : ATAOL BEHRAMOĞLU Öpüşmek 7 harfli bir kelimedir. İki insanın en sıcak tanışmasını sağlar. Yakınlık kurmayı da getirir.Bir yüzün, bir yüze karıştığı andır.Dudakların kavuşmasıdır. Karşılıklı birbirine geçiş eylemidir.Kimi zamanda anlayışa göre çok ayıp demektir… Töre cinayeti sebebidir. Seyredilen TV Kanalının değiştirilmesidir.Sıcak nefeslerin hissedilmesidir. Sevginin paylaşılmasını getirir. Dudaktan dudağa fısıldayıştır. Dillerin dudaklarla bütünleştiği andır. Kimi zaman aşkın bir ifadesidir ve bağlayıcıdır. Sözcükler kifayetsiz olduğunda konuşmanın kesilmesidir. Bir tür iletişim şeklidir; iki kişi arasında anlaşma yaratmadır.Aranızdaki buzu kırmanın ve samimiyet yaratmanın bir yoludur. Barış dolu, gönüllük eylemidir. Çağdaş dünyanın çiçeğidir ve kapıları da açandır. İki dudak arasındaki en kısa mesafedir. Dudakların dansıdır. Sıcak bir merhaba demeyi getirir.Bazen bir teşekkürdür, söz vermenin dışavurumudur. Sevişmenin de baslangıçıdır. Birbirine can vermektir. Kendini bulmadır ve yaşadığını anlamaktır. Huzur vericidir. Tat ve koku testi gibidir. Paylaştıkça da mutluluğu getirendir. Özlemeyi ve özletmeyi de anlatır. ö harfi çıkaran dudakların çarpışmasıdır.Birbirine nefes ve arzu ikram etmektir. Rahatlatarak kalıcılık hissini de verir. Enerjinin yayılmasını ve duygu akışını da sağlar. . Güven verendir. Bazen isteyip te yapılamayandır. Öpüşme kişilerin cinsel ilişkiye girme arzusunu da artırmaktadır. Öpme ve benzeri davranışlar hayvanlar dünyasında da vardır. Şempanzeler de öpüşürler. Deniz aslanları ağızlarını birbirlerine sürter, yunuslar birbirlerinin yüzlerini ağızlarının içlerine alırlar, kurtlar birbirlerinin dudaklarını, köpekler sahiplerinin yüzlerini yalarlar. Kazlar, hatta hortumlarını birbirlerinin ağzına götürmek yoluyla filler de öpüşmektedir.Bu davranış biçimi canlıların kendilerini iyi hissetmelerine sebep olmaktadır. Şefkat duygusu hakimdir. Tarihin yolculuğunda Öpüşmeden romantik bir hareket olarak ilk kez bahsedilmesi ise Sümerlilerin yazdığı şiirlere tekabül etmektedir.Kamasutra, bir bölümünün tümünü öpüşme şekillerine ayırmıştır. Bu metinlerde öpüşme, insanların birbirinin ruhunu içine çekmesi olarak tanımlanmaktadır.Bazı insanbilimciler, yunanların erotik öpüşmeyi, büyük iskender M.Ö. 326 yılında Hindistan’ı istila ettiğinde, Hintlilerden öğrendiklerini ileri sürerler. M.Ö. 5. yüzyıla dayanan Herodot tarihi’nde, eşit seviyedeki erkekleri ağzından, daha düşük seviyedekileri ise yanağından öperek selamlayan İranlılardan söz edilmektedir. Herodot ayrıca mısırlılar için kutsal sayılan inek etini yedikleri için mısırlıların yunanları ağızdan öpmeyi reddettiklerini de belirtmiştir. Romalılar döneminde, öpüşme daha da yaygınlaştı. Romalılar eşleriyle sevgililerini, aile bireyleriyle arkadaşlarını ve yöneticilerini öperdi. Onlara göre el ve yanaktan öpmekle dudaktan öpmek veya derin ve tutkulu öpmek arasında fark vardı. Ovidius ve Catullus gibi Romalı şairler öpüşmekten övgüyle söz ederlerdi. Romalıların öpüşmeleri sosyal ve politik amaçları da, cinsel amaçları da karşılamaktaydı. Roma’nın düşüşünden sonra romantik öpüşme 1.000 yılı aşkın bir süre görülmemiştir, 11. yüzyılın sonlarında saray aşklarıyla yeniden ortaya çıkmıştır. Romeo ve Juliet’in öpüşmesi de bu hareketin simgesidir ve flörtü aile ve toplumun kontrolünden uzaklaştırıp özgürleştirici, hür iradeli ve potansiyel olarak sistemi yıkabilecek bir güç gibi gördüğü romantik aşkı göklere çıkartılmaktadır. Antik Yunan filozofu Platon’un düşüncesine göre, öpücük sayesinde ruh, bedenden çıkmak üzere dudaklara gelir.Bazı davranış bilimciler ise “öpüşme”yi günümüz insanının evrim sürecindeki ağızdan ağza beslenme alışkanlığına” bağlıyor. Ünlü nörolog Sigmund Freud ise “öpüşmeyi gıda alımı ve şehvani duyguları ilişkilendirerek” açıklamıştır. Evlilik törenlerinin de bir parçası haline gelmiştir. Tarih boyunca da saygı ifadesi olarak da yer bulur. 6 Temmuz 1990 yılından bu yana 'Dünya Öpücük Günü' olarak kabul ediliyor. Dünya öpüşme rekorunu 58 saat 35 dakika 58 saniye ile Taylandlı bir çift elinde bulundurmaktadır. Sağlık yönünden bakarsak: Depresyona iyi gelmektedir. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek, iç huzuru artırarak ve yaşlanmayı yavaşlatmaktadır. Diş taşı oluşumunun önüne geçmeye yardımcı olmaktadır. Ömrü uzatmaktadır. Ayrıca yükselen kalp atışları, damarları genişleterek tansiyonu da azaltmaya yardımcı olmaktadır. Öpüşmek stresi azaltmaktadır. Öpücük doğal bir ağrı kesici gibidir. “Öpeyim de geçsin” tamamen doğru bir söylemdir. Medyadaki yerine bakarsak: Hollywood ve aşk filmlerinin zirvesinde yer alır.Üstkurul, dizilerdeki, filmlerdeki öpüşme sahnesini çocukların ve gençlerin ahlaki gelişimine zarar verebileceği gerekçesiyle kanallara para cezası uygular. Çizgi film de 'öpüşmeden bahsettildiği için de yaptırım uygular. Sahilde öpüşen gençlere 'çevreyi rahatsız etmekten para cezası! Kesilir.Kimi gruplarda öpüşme eylemini yapanların ahlaksız olduğunu ve cezalandırmalarını ister. Sosyal medya hesaplarından öpüşme eylemleri de gerçekleştirildiği için de dava açılır. Protesto eylemleri de arkasından gelir. Metrobüste iki gencin öpüşmesi üzerine, bir metrobüs yolcusu kendini ‘ahlâk bekçisi’ olarak tanımlayarak gençlere müdahale eder. Bir adam, insanların içinde bir kadına sarıldığı ve öpüştüğü için 90 kırbaca ve 4 ay hapse mahkûm edilir. Fıkralarda da yerini alır:Sacha Guitry, bir yardım balosunda yardım satışı yapan bir güzel kızın sattığı her seyi aldı ve sonra sordu:_Peki, dedi.Bana bir öpücüğü kaça satarsınız?_Bin frank._Kabul.Sonra, Sacha Guitry, kızı öptü ve hemen yüzünü buruşturdu:Oldukça pahalı.Hemen öpücüğünüzü iade edeceğim. Öpüşmek güzel olanı getirir ve heyecanlandırır. Unutulmaz anların da habercisidir. Ahmet Oktay ın dediği gibi "Şarabımız bitince yağmura çıkarız kim güzelleşmiyor öpüşünce." -
Ekleme Tarihi: 21 Haziran 2021 - Pazartesi

ÖPÜŞMEK

“Öpüşmek tuzlu su içmeye benzer: içtikçe daha da çok susarsınız”. ~ Çin Atasözü

GÖRE..

Gözlerimiz birbirine göre

Ellerimiz, dudaklarımız

Ve aşk bize göredir.

Gece tam aşka göre

Rüzgar geceye göre

Ve yağmur rüzgara göredir.

Öpüşmelerimiz yağmura göre

Odamız öpüşlerimize göre

Ve dünya odamıza göredir.

Ve biz dünyaya göreyiz

Şiir : ATAOL BEHRAMOĞLU

Öpüşmek 7 harfli bir kelimedir. İki insanın en sıcak tanışmasını sağlar. Yakınlık kurmayı da getirir.Bir yüzün, bir yüze karıştığı andır.Dudakların kavuşmasıdır. Karşılıklı birbirine geçiş eylemidir.Kimi zamanda anlayışa göre çok ayıp demektir… Töre cinayeti sebebidir. Seyredilen TV Kanalının değiştirilmesidir.Sıcak nefeslerin hissedilmesidir. Sevginin paylaşılmasını getirir. Dudaktan dudağa fısıldayıştır. Dillerin dudaklarla bütünleştiği andır. Kimi zaman aşkın bir ifadesidir ve bağlayıcıdır. Sözcükler kifayetsiz olduğunda konuşmanın kesilmesidir. Bir tür iletişim şeklidir; iki kişi arasında anlaşma yaratmadır.Aranızdaki buzu kırmanın ve samimiyet yaratmanın bir yoludur. Barış dolu, gönüllük eylemidir.

Çağdaş dünyanın çiçeğidir ve kapıları da açandır. İki dudak arasındaki en kısa mesafedir. Dudakların dansıdır. Sıcak bir merhaba demeyi getirir.Bazen bir teşekkürdür, söz vermenin dışavurumudur. Sevişmenin de baslangıçıdır. Birbirine can vermektir. Kendini bulmadır ve yaşadığını anlamaktır. Huzur vericidir. Tat ve koku testi gibidir.

Paylaştıkça da mutluluğu getirendir. Özlemeyi ve özletmeyi de anlatır. ö harfi çıkaran dudakların çarpışmasıdır.Birbirine nefes ve arzu ikram etmektir. Rahatlatarak kalıcılık hissini de verir. Enerjinin yayılmasını ve duygu akışını da sağlar. . Güven verendir. Bazen isteyip te yapılamayandır. Öpüşme kişilerin cinsel ilişkiye girme arzusunu da artırmaktadır.

Öpme ve benzeri davranışlar hayvanlar dünyasında da vardır. Şempanzeler de öpüşürler. Deniz aslanları ağızlarını birbirlerine sürter, yunuslar birbirlerinin yüzlerini ağızlarının içlerine alırlar, kurtlar birbirlerinin dudaklarını, köpekler sahiplerinin yüzlerini yalarlar. Kazlar, hatta hortumlarını birbirlerinin ağzına götürmek yoluyla filler de öpüşmektedir.Bu davranış biçimi canlıların kendilerini iyi hissetmelerine sebep olmaktadır. Şefkat duygusu hakimdir.

Tarihin yolculuğunda Öpüşmeden romantik bir hareket olarak ilk kez bahsedilmesi ise Sümerlilerin yazdığı şiirlere tekabül etmektedir.Kamasutra, bir bölümünün tümünü öpüşme şekillerine ayırmıştır. Bu metinlerde öpüşme, insanların birbirinin ruhunu içine çekmesi olarak tanımlanmaktadır.Bazı insanbilimciler, yunanların erotik öpüşmeyi, büyük iskender M.Ö. 326 yılında Hindistan’ı istila ettiğinde, Hintlilerden öğrendiklerini ileri sürerler. M.Ö. 5. yüzyıla dayanan Herodot tarihi’nde, eşit seviyedeki erkekleri ağzından, daha düşük seviyedekileri ise yanağından öperek selamlayan İranlılardan söz edilmektedir. Herodot ayrıca mısırlılar için kutsal sayılan inek etini yedikleri için mısırlıların yunanları ağızdan öpmeyi reddettiklerini de belirtmiştir.

Romalılar döneminde, öpüşme daha da yaygınlaştı. Romalılar eşleriyle sevgililerini, aile bireyleriyle arkadaşlarını ve yöneticilerini öperdi. Onlara göre el ve yanaktan öpmekle dudaktan öpmek veya derin ve tutkulu öpmek arasında fark vardı. Ovidius ve Catullus gibi Romalı şairler öpüşmekten övgüyle söz ederlerdi. Romalıların öpüşmeleri sosyal ve politik amaçları da, cinsel amaçları da karşılamaktaydı.

Roma’nın düşüşünden sonra romantik öpüşme 1.000 yılı aşkın bir süre görülmemiştir, 11. yüzyılın sonlarında saray aşklarıyla yeniden ortaya çıkmıştır. Romeo ve Juliet’in

öpüşmesi de bu hareketin simgesidir ve flörtü aile ve toplumun kontrolünden uzaklaştırıp özgürleştirici, hür iradeli ve potansiyel olarak sistemi yıkabilecek bir güç gibi gördüğü romantik aşkı göklere çıkartılmaktadır.

Antik Yunan filozofu Platon’un düşüncesine göre, öpücük sayesinde ruh, bedenden çıkmak üzere dudaklara gelir.Bazı davranış bilimciler ise “öpüşme”yi günümüz insanının evrim sürecindeki ağızdan ağza beslenme alışkanlığına” bağlıyor. Ünlü nörolog Sigmund Freud ise “öpüşmeyi gıda alımı ve şehvani duyguları ilişkilendirerek” açıklamıştır.

Evlilik törenlerinin de bir parçası haline gelmiştir. Tarih boyunca da saygı ifadesi olarak da yer bulur. 6 Temmuz 1990 yılından bu yana 'Dünya Öpücük Günü' olarak kabul ediliyor. Dünya öpüşme rekorunu 58 saat 35 dakika 58 saniye ile Taylandlı bir çift elinde bulundurmaktadır.

Sağlık yönünden bakarsak: Depresyona iyi gelmektedir. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek, iç huzuru artırarak ve yaşlanmayı yavaşlatmaktadır. Diş taşı oluşumunun önüne geçmeye yardımcı olmaktadır. Ömrü uzatmaktadır. Ayrıca yükselen kalp atışları, damarları genişleterek tansiyonu da azaltmaya yardımcı olmaktadır. Öpüşmek stresi azaltmaktadır. Öpücük doğal bir ağrı kesici gibidir. “Öpeyim de geçsin” tamamen doğru bir söylemdir.

Medyadaki yerine bakarsak: Hollywood ve aşk filmlerinin zirvesinde yer alır.Üstkurul, dizilerdeki, filmlerdeki öpüşme sahnesini çocukların ve gençlerin ahlaki gelişimine zarar verebileceği gerekçesiyle kanallara para cezası uygular. Çizgi film de 'öpüşmeden bahsettildiği için de yaptırım uygular. Sahilde öpüşen gençlere 'çevreyi rahatsız etmekten para cezası! Kesilir.Kimi gruplarda öpüşme eylemini yapanların ahlaksız olduğunu ve cezalandırmalarını ister.

Sosyal medya hesaplarından öpüşme eylemleri de gerçekleştirildiği için de dava açılır. Protesto eylemleri de arkasından gelir. Metrobüste iki gencin öpüşmesi üzerine, bir metrobüs yolcusu kendini ‘ahlâk bekçisi’ olarak tanımlayarak gençlere müdahale eder. Bir adam, insanların içinde bir kadına sarıldığı ve öpüştüğü için 90 kırbaca ve 4 ay hapse mahkûm edilir.

Fıkralarda da yerini alır:Sacha Guitry, bir yardım balosunda yardım satışı yapan bir güzel kızın sattığı her seyi aldı ve sonra sordu:_Peki, dedi.Bana bir öpücüğü kaça satarsınız?_Bin frank._Kabul.Sonra, Sacha Guitry, kızı öptü ve hemen yüzünü buruşturdu:Oldukça pahalı.Hemen öpücüğünüzü iade edeceğim.

Öpüşmek güzel olanı getirir ve heyecanlandırır. Unutulmaz anların da habercisidir. Ahmet Oktay ın dediği gibi "Şarabımız bitince yağmura çıkarız kim güzelleşmiyor öpüşünce." -

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burdurilkadim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

11
Mayıs
28
Nisan
11
Nisan
19
Mart
08
Mart
22
Ocak
07
Ocak
05
Aralık
01
Aralık
24
Kasım
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.