“Bütün dünya bir sahnedir,ve bütün erkekler ve kadınlar sadece birer oyuncu; girerler, çıkarlar”. William Shakespeare Tiyatro, yunanca theatron "görme yeri" anlamına gelmektedir. Bir sahnede, seyirciler önünde oyuncuların temsil etmesi amacıyla yazılmış edebi eser ve sahne sanatıdır. Yaşama tutkusunun yansımasıdır. Işıklar ve alkışlarla bezenmiş köklü sanattır. Bir duygudur,düşüncedir ve histir. Tiyatro sevgilinin her an aldığı nefes gibidir. Birisi gibi olabilmek, bir oyunla da mesaj verebilmektir. Sahne tozunu yutarak yorulmak ve o alkışlarla kendinden geçebilmektir. Birleştirici olmakla beraber. Geçmişte yapılmış hatalarıda işleyerek deneyimleri de ortaya koyar. Hayatın ve insan karakterlerinin tahlil ve tenkitleri de yapılmaktadır. Harekete geçirerek aydınlatır insanı.Toplumla paylaşılan sohbettir Tiyatro. Başlı başına bir kültürdür. İnsanın toplumla olan zıtlık, çelişki, çekişme ve çatışmalarını ele alır. Eğlendirmenin yanında insanın kendisini ve toplumla olan mücadelesini sahne aracılığıyla yansıtırken eğitmeyi de hedeflemektedir. Ana dilin de en doğru en güzel konuşulduğu mekandır. Bertolt Bretch in dediği gibi “Bütün sanatlar, en üstün sanat olan yaşama sanatına hizmet ederler”.